29 Mart 2009 yerel seçimleri ardımızda kaldı. Artık bir beş yıl daha sayın Ali Acar'ın yöneteceği Marmaris'te yaşamaya devam edeceğiz. Tabiî ki yaradan yaşa kulun derse. Seçim boyunca, üzüldüğüm tek olay bir gazeteci eşinin 29 Mart akşamı Marmaris'i terk edeceksindemesidir.
Biz kimselere Marmaris'i terk edin demiyoruz. İnsanları sevmeyi ve birlikte yaşamayı tavsiye ediyorum. 84 yılında geldiğim ve canımdan çok sevdiğim Marmaris'i terk etmek zorunda kalacaktım. Nedeni düşündüm, düşündükçe saçlarıma beyaz karlar yağmaya devam ediyordu. Önüme konan helvacı kağıtlarının üzerine yazılan adına belge dedikleri düzmecelere itibar etmediğimden dolayı, gazetemizde de yer vermediğimizden ve onların safında yer almadığımızdan eleştirildim. İnsanları tehdit ettiğimi yalan yanlış haberler yaptılar hakkında. Artık hepsini geride bıraktık. Onlar insanlar hakkında sayfalarca yazdılar ve ne oldu. İşte sonuç ortadadır. Neyse artık önümüze bakıyoruz. Marmaris'e nasıl katkı sağlayabiliriz. Kaybedenler şunu iyi bilmedirler: kavga, güç, tehdit ve iktidarın her türlü desteği halktan destek almıyormuş. Millet mazlumun yanında yer alıyormuş. İnsanlara tepeden bakmalar, bu kim ya, o kim yalar işe yaramıyormuş. Çok şeyler yazmak istiyorum, ama kendimi tutuyorum .
Gazetecilerin bu kadar taraf olduğu bir seçim görmedim. Bu ilk ve son olur. CHP gibi köklü bir partiyi eski sosyal demokrat bir gazetecinin 3. Hatta 4. Parti göstermesine güldüm. Yani Marmaris'te medya sınıfta kalmıştır. Bütün gazetecilere tavsiyem nerede hata yaptık diye düşünmeleridir. Millet sizin gazetelerinize inanmadı. İnansaydılar desteklediğiniz adaylar belediye başkanı olurdu.
Seçim sürecinde, en çok gözüme takılan MHP adayı sayın Cemalettin Özdemir eşi Perihan hanım ve sayın Ali Acar'ın eşi Sevgi hanımın çalışma tempolarını hayretle izledim. Eşlerinin her an yanlarından ayrılmadılar. Seçim ofislerinde herkesle ilgilendiler. Özdemir ve Acar eşlerinde defalarca teşekkür etseler azdır. CHP'den Halil Hoca (Gökovalı) belediye meclisine girmeyi hak eden bir isimdi. Onun çalışmaları ve saatlerce ayakta seçim ofise gelenlerle ilgilenmesi diğer seçim ofislerine göre bir farktı. Yusuf Erden'in ise her karşılaştığımızda verdiği enerjiyi anlatmaya kelimeler yetmezdi. Çok yoruldular, ama sonuç onları dinlendirdi. Gençlere helal olsun. Akıllı hareket ettiler. Hasan Şencan geleceğin siyasetçileri arasındadır artık. Gençleri çok iyi yönlendirdi, tahriklere aldırış ettirmedi. Başarı onların hakkıydı. Seçim sonucu nasıl olacak sen bilirsin diye fikrimi sormaları güzeldi. Eee demek ki bilirmişiz
Sayın Ali Acar'a bir şey demiyorum. O zaten her şeyin farkında, artık Marmaris'in belediye başkanı. Verdiği ilk mesaj güzeldi. Artık çalışma zamanı, hizmet zamanı. Herkesi kucaklıyorum. Evet sayın Acar herkesi kucaklamaya devam etmeli. İlk adımı da sen at. Sayın başkan her şeye rağmen. Biliyorum üzerine çok geldiler. Hani derler ya büyüklük sende kalsın diye.
MHP'de ise Salih Yazgan'ın çalışmasını görünce MHP'lilerde senin kadar çalışırsa, belediyeyi alabilirsiniz diye takılıyordum. Onlarda iyi çalıştı. Ama bir nokta vardı ki, seçim artık iki isim arasında geçecekti. Öyle de oldu.
Geçtiğimiz Cuma Armutalan'a gittim, hadi AK Partinin seçim ofisine uğrayıp, oradan Cuma namazına gideriz diye. Orada bulan parti belde başkanı , Meclis üyesi adayı ve partililerin içinde hiçbir yerde seçim kazanamıyorsunuz dedim. Belde başkanı, neden böyle oldu, eskiden sizle ne güzel çalışıyorduk deyince, Temel Irmak'ta kimmiş diyenlere soracaksın dedim. Benim oyumu bile alamayan bir adayınız nasıl belediye başkanı olacak göreceğiz. Danışman diye yanınızda dolaştırdıklarız, bizim yanımızda çayçılık bile yapamazlar. Bir gazeteci aradığında teline çıkmazsan. Sonucuna katlanacaksınız. Çok şeyler var yazılacak ama içimize atıyoruz. Herkes yaptığını çekti. Yola çıktığınız insanları yanınızda tutmayı beceremediniz. Sayın Yüksel Özden vicdanen rahatım, çünkü böyle olması lazımdı. Ak Partinin Muğla vekilleri artık Marmaris'e destek verme zamanıdır. Eğer yeterince destek veremeseniz, milletvekilliğini unutun!. O Başbakan öyle bir insan ki, milletini yanına alamayan ekip arkadaşlarına yol vermeyi biliyor.
(Allah'a Emanet Olunuz)
