“ Yeni yaşam alanlarında yeni yapılaşmalar oluşturulması ve riskli binalarda oturan yurttaşlarımızın buralara taşınması bir zorunluluktur.” diyen AKSAKAL açıklamasında şunları söyledi: “ 17 Ağustos 1999’da yaşanan büyük Marmara depreminin üzerinden 21 yıl geçti. O gün yaşanan acılar bugünde tazeliğini koruyor yüreklerimizde. Ancak bu zaman zarfında gerçekten elle tutulur, gözle görülür tedbirlerin alınamadığı, alınmadığı da gün gibi aşikâr. Hemen her gün değişik bir bölgeden deprem haberi alıyoruz, bunun üzerine uzmanlar saatlerce uyarıda bulunuyor ve tehlikenin boyutuna dikkat çekiyor. Ama ne yazık ki televizyon kanallarında magazinsel muhabbetin ötesine geçemeyen bu programlar, felâket yaşandıktan sonra “demiştik” başlığıyla ayrıca magazinsel muhabbete evriliyor. Durum gerçekten ciddidir, gerçekten vaziyet vahimdir! Rant zihniyetinden sıyrılmış bir anlayışla kentsel dönüşüm planlanmadığı takdirde 21 yıl önce yaşanan acıların misliyle karşımıza çıkacağını artık tekrarlamayı da gereksiz ve anlamsız olarak değerlendirmek mecburiyetindeyiz. Dolayısıyla bir an bile gecikmeden gerekenlerin yapılması konusunda vaziyet alınmalıdır. Hükümet bu konuda samimi bir çalışma ortaya koymaktan uzak duruyor. Yeni yaşam alanlarında yeni yapılaşmalar oluşturulması ve riskli binalarda oturan yurttaşlarımızın buralara taşınması bir zorunluluktur. Aksi halde, güncel uygulamada yapıldığı gibi şehrin kıymetli yerlerinde kalan gecekondu alanlarının büyük inşaat firmalarının insafında ve bir imar katliamını andıran şekilde devam edilmesi durumunda, buralarda yaşayabilme olanağı bulunmayan hak sahiplerinin yeni gecekondu bölgeleri yaratması gerçeğinden kendimizi kurtaramayız. 21 yıl önce Marmara depreminde yaşamını yitiren yurttaşlarımızı saygıyla anıyor, bu vesileyle bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum.” |
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.