Anayasayı öne sürerek kişisel hakları savunan meslektaşlarını tutarlı bulmadığını söyleyen Avukat Murat Aydar, “Aşı olmayanlar, virüsü bulaştırma sorumluluğunu üstlenmiş oluyor. Bu nedenle taksirli suçtan 5 yıla kadar ceza almaları talep edilebilir. Hastalığından şüphe etmesine rağmen önlem almadıysa 15, kalabalık ortamlara girmesi durumunda ise kasten suçtan 30 yıla kadar hüküm verilmek üzere yargılanması söz konusu olabilir” diyerek hukukçuları da ikiye böldü.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya 13 Ocak 2021 tarihinde yapılan ilk aşının ardından başlayan kampanyalar, beklenen hızda sonuç vermedi. Bir yandan farklı aşı türleri hakkında tartışmalar yapılırken, diğer yandan da aşı karşıtlığı gündeme geldi. Bunun sonucunda 8 ayda Türkiye’de 2 doz aşı yapılanların oranı %62,23’te kaldı.
Ülkemizdeki aşı stoğu yeterli olduğu halde, yeterince aşılama yapılamadığından bulaş riskinin hâlâ çok yüksek olduğunu söyleyen Avukat Murat Aydar, konuya ilişkin görüşlerini şu sözlerle dile getirdi: “Aşı sırası gelen kişilerin geçerli bir mazereti yoksa, hukuki yaptırım uygulanması gerekiyor. Aşı yaptırmayı reddetmiş ve virüsün bulaş riskini artıran herkes için suç duyurusunda bulunulabilmesi lazım. Toplum sağlığını korumak ve ilk elden tedbir almak için, 90 yıl önce kabul edilen Hıfzıssıhha Kanunu güncellenerek, doğabilecek daha büyük zararların önüne geçilmeli.”
“Aşı olmayanlar kasten suçtan yargılanmalı”
Hıfzıssıhha Kanunu’na göre aşı uygulamasının zorunlu hale getirilmesinin bir engel teşkil etmeyeceğini ve kanunların şeklen yeterli olmadığını öne süren Avukat Aydar, “Aşı karşıtlığının toplumda olumsuz sonuçlar yarattığı artık dünya genelinde kabul ediliyor. Sosyal medya devi Facebook bile aşı karşıtı paylaşımları engelliyor. Fransa’da aşı olmayı reddeden ailelere 6 aydan başlayan hapis ve 3 bin 700 Euro para cezası uygulanıyor. Aynı şekilde İtalya’da çocuğunu aşılatmayan ailelere 100 ila 500 Euro arasında değişen para cezaları kesiliyor. Cezai yaptırımların ülkemizde de devreye alınması şart. Aşı olmayan bir kişinin virüsü bulaştırma sorumluluğunu üstlendiğini düşünüyorum. Bu nedenle aşı olmayanların taksirli suçtan 5, hastalığından şüphe etmesine rağmen önlem almadıysa 15, kalabalık ortamlara girmesi durumunda ise kasten suçtan 30 yıla kadar ceza verilmek üzere yargılanmalı” sözleriyle kanuni yaptırım talep ettiğini belirtti.
“Hukukçular ikiye bölünüyor”
Herkesin maddi ve manevi haklarının korunmasını talep etmesinin normal olduğunu ve toplum sağlığını tehdit edebilecek konularda kolektif bir plan oluşturulması gerektiğini söyleyen Avukat Murat Aydar: “Bulaş riski giderek arttığı halde, hukukçular ikiye bölünmeye devam ediyor. Aşı karşıtı meslektaşlarımızın, toplumu doğrudan tehdit eden bir virüse karşı anayasayı öne sürerek kişisel hakları savunmalarını tutarlı bulmuyorum. Herkesin sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı var. Bu hakka engel teşkil edebilecekler için uygun yasa tasarısının acilen hazırlanması gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.