Muğla Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Başkanvekili Avukat Gültekin Akça, Muğla Büyükşehir Belediyesi ile ilçe belediyelerinin 2017 yılı çalışmalarını değerlendirdi ve belediyelere bir dizi öneride bulundu.
Akça, yaptığı yazılı açıklamada, Şehri yönetenlerin o şehre dair önce bir hikâyeleri sonra hayalleri ve sonra da hedef ve projeleri olması gerektiğine işaret ederek, “Her birimizin şehre dair hikayesi mutlaka vardır. Ancak, şehre dair hayallerimiz ve hayalleri gerçekleştirecek hedef ve projelerimiz de olmalıdır. O şehre dair hizmet heyecanımız olmalıdır. Büyükşehir yasası ile büyükşehir belediyelerine hem yetki hem de sorumluluk verildi. Verilen yetki kullanılırken sorumluluktan kaçınmak mümkün değildir.
Ak parti grubu olarak 2017 yılında genel anlamda büyükşehir meclisinde Muğla’nın menfaatine olan gündem maddelerine destek verdik. Yanlış olduğunu düşündüğümüz hususlarda da uyarımızı yaptık.” İfadesini kullandı.
Sözlerini, “Büyükşehirin 2017 yılına baktığımızda alt yapı çalışmalarındaki adeta kaplumbağa hızı giden çalışmaların vatandaşı ve özellikle de esnafı mağdur ettiğini gördük” diye sürdüren Akça, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Bu konuda ilçe bazındaki çalışmalara da benzer eleştirimizi yaptık. Datça, Dalaman ve Ortaca’da yapılan çalışmalar nerede ise bir yıla yakın sürdü ve vatandaşı canından bezdirdi.
Yine, yaz aylarındaki su kesintisi (özellikle de Menteşe ilçesinde) , Rize’den sonra en fazla yağış alan ikinci il olması nedeni ile Muğla’ya ve Muğla Büyükşehir’e yakışmadı. Esasen, özellikle Menteşe ilçesindeki su kesintilerinin asıl sebebi ise geçmişte yapılan hatalar ve yapılmayan projelerdi. Zira, belediyeleri yönetenlerin uzun vadeli bir bakış açısı ile kenti yönetmeleri gerekmektedir. Muğla Belediyesi ile ilgili olarak da il başkanı olarak görev yaptığım dönemde de ifade ettiğim gibi artan nüfusun da dikkate alınarak Muğla merkezin kuyulardan ziyade baraj ve göletlerden ya da büyük su kaynaklarının getirilmesi sureti ile su ihtiyacının karşılanması gerekmektedir. Oysa, dönemin Muğla Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi artan nüfusla orantılı su kuyusu kazarak çözüme gitmeye çalıştı ve sonunda da kaçınılmaz son göründü.
Muğla büyükşehir belediyesinin merkezi hükümetin yaptığı projeler dışında tüm Muğla geneline kesintisiz su verilmesi noktasında yeni ve kat’i çözümler üretmesi gerekmektedir.”
Bütçe Değerlendirmesi
Muğla Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Başkanvekili Avukat Gültekin Akça , Muğla Büyükşehirin ve bazı ilçe belediyelerin bütçelerine bakıldığında bütçenin çok büyük bir kısmının personel giderleri ile cari giderlere gittiğine işaret ederek, “Oysa, belediyelerin başarısı bütçeden cari giderlere ayrılan pay ve yatırıma ayrılan payla ölçülür, şöyle ki, personel giderlerinin az, yatırım payının ise çok olması gerekir. Oysa, Muğla da tam tersi durumda.
Yine, bazı ilçe belediyelerinin reklamlarla sınırlı bir siyaset anlayışı mevcut. Oysa, reklamları geçip asıl işlerini yapmaları gerekmektedir. Zira, siyaset demek, belediyecilik demek hizmet demektir. Bu kadar reklama rağmen hiç bir şey yapılmaması/gözle görülür hiç bir hizmetin yapılmaması düşündürücü. Bazı muhalefet belediyelerin afaki bütçeleri var. Gerçekleşme oranlarına bakıldığında bir yıl sonra yine niçin bu kadar afaki bir bütçe yapılır anlaşılır değil.
Bazı ilçe belediyelerinde ihtiyacın çok üstünde personel çalıştırıldığı ve bu sebeple de bu durumun bütçeye ciddi anlamda yük oluşturduğu görülmektedir. Hatta bazı belediyeler borçlanarak personel giderlerini karşılamaya çalışıyorlar. Oysa bir belediyenin öncelikle gelir gider dengesini sağlaması gerekmektedir. ” diye kaydetti.
Akça yazılı açıklamasının son bölümünde ise şunlara yer verdi: “Ak Partili ilçe belediyeleri 2017 yılında daha önceki yıllarda olduğu gibi başarılı bir yıl geçirdiler. Bu dönemde ilçelerinde birçok önemli projeye imza atarlarken aynı zamanda gelecek yıllara ilişkin olarak da yeni yatırımları ve projeleri planladılar.”
“Oysa, Sayın Cumhurbaşkanımızın dile getirdiği metal yorgunluk Muğla daki bir çok muhalefet belediyede çıplak gözle görülür durumda. Partisel anlamda yada başkan olarak üçüncü-dördüncü dönemlerinde olan bazı ilçelerde adeta taş üstüne taş konmadığını görmekteyiz. Esasen bu durum aynı zamanda o kentte yaşayanlara da bir haksızlıktır.
Başta Muğla Büyükşehir Belediyesi olmak üzere bir çok ilçe belediyesi festival adı altında etkinlikler yapmakta ancak hiç birisi de gelen ünlü sanatçının konserinin dışında bir iz bırakmamaktadır. Her ne kadar Muğla Büyükşehir Belediyesi Ula/Akyaka’da susam ve çam balına yönelik şenlik yapmış ise de bu etkinlik çok dar kapsamda kalmıştır. Bu noktada özellikle çam balının en önemli üreticisi olmamız sebebi ile Arıcılar Birliği/Ticaret Odaları/Tarım İl Müdürlüğü/İlçe Belediyeleri ile ortak bir çalışma ve işbirliği ile ulusal/uluslararası bir çam balı festivali yapılarak üretime ve üreticiye destek sağlanmalıdır.
Büyükşehir Belediye Meclisinde her yıl bir çok komisyon kurulurken toplanması zorunlu olan imar ve plan bütçe komisyonu dışında hiç bir komisyon çalıştırılmamaktadır. Her yıl bu konuda ki eleştiri ve önerimizi hem mecliste dile getirmemiz hem de kamuoyu ile paylaşmamıza rağmen bu konuda hiç bir çalışma yapılmadı.
Özellikle önemli bir turizm ve tarım kenti olan Muğla’da hem tarım hem de turizm komisyonları etkin olarak çalıştırılmalıdır. Yine, büyükşehirin gerek tarım ve gerekse turizm daire başkanlıkları da daha etkin çalışmalıdır. Turizm ve tarım konusunda tek yetkili ve sorumlu merkezi hükümet değildir. Bazı belediyelerde de gördüğümüz üzere belediyelerin de bu konuda yatırımları olmalıdır. Örneğin bazı belediyeler bal ormanı kurarken bazı belediyeler de çiftçiye doğrudan destek olmaktadır. Biz, sıkıntılı geçen turizm sezonunda turizmcilerin su fiyatları ile ilgili olarak bile iyileştirme yaptıramadık.
Yine, Büyükşehir Spor Daire Başkanlığı daha etkin çalışma ve planlamalar yapmalıdır. Görevi sadece halı saha yapmanın ötesinde olmalıdır. Antalya ile aynı iklim kuşağında olan Muğla’da, niçin takımların devre arası kamplarının yapılmadığının sorgulanması ve bu konuda başta büyükşehir olmak üzere tüm belediyelerin sorumluluk alması ve yatırım yapması lazımdır. Zira bu durum turizmcilere de katkı sağlayacaktır.
Belediyeler yatırım yapmayabilir ama yatırımcının önünü açmak/yatırımcıyı teşvik etmek adına hamleler yapmalıdır. Bu konuda Büyükşehirin öncü belediye olması gerekmektedir. Oysa, bu bağlamda hiç bir hareketimiz yok. Ayrıca, şehrin yönetilmesi kadar yönlendirilmesi de belediyelerin yetki ve sorumluluğundadır. Bir çok ilçede, belediyelerin yanlış yönlendirmesi yada yönlendirememesi sebebi ile şehrin belli kesimlerinin adeta ölü şehir olduğunu görmekteyiz.
Özellikle Menteşe başta olmak üzere tüm Muğla’da konut/arsa fiyatları adeta tavan yapmış durumda. Belediyelerin bu konuda daha etkin rol oynayarak yeni arsalar üretmesi gerekmektedir. Merkezi hükümetle/TOKİ ile işbirliği yaparak yeni uydu kentler diyebileceğimiz/şehrin dışında yeni yaşam alanları oluşturarak nüfusun o kesime yerleşmesinin önü açılmalıdır ve bu durum tüm Muğla için bir zorunluluktur. Zira, belediyelerin bu günü değil yarını da planlaması gerekmektedir. Oysa, Muğla’nın da en büyük sorunu burada yatmaktadır.
Başta Büyükşehir olmak üzere tüm belediyelerin, yıllık bazda yaptıklarını, yapamadıklarını ve yapacaklarını tespit ederek kurumsal bazda her konuda kısa, orta ve uzun vadeli plan ve projeler yapması gerekmektedir.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.