Sizlerle "HATMİ ADAM" Kitabımda yayımladığım bir yazımı paylaşıyorum..
ARİFE
Arife gününün dini derinliklerini bilmem ama Arife gününün gizemini hissederim. Arife günü özel bir gündür. Arife gününde kalbim bir başka türlü çarpar. Bence bu gün insanların ders alacakları, kendilerine çeki düzen verecekleri, mezarlıkları, ölenlerini ziyaret ederek ölümün herkes için olduğunu, sıranın bir gün kendilerine de geleceğini anlayacakları gündür.
Arife gününde mezarlıklara kocaman bir özlem ve bekleyiş heyecanı yerleşir. O kimi yapılmış, kimi öylece bırakılmış, kimi ihtimamla, sevgiyle çiçeklendirilmiş, mezarlarda kollar açılır, kucaklamalar gerçekleşir. Gören gözler görür, kabaran kalpler birleşir, birlikte çarpar, toprak titrer, mermerler duygulanır, mezar taşları belli belirsiz gülümser. Ve bu bütün gün devem eder.
Arife günlerinde mutlu mezarları da hayal kırıklığına uğramış, boynunu bükmüş, garip mezarları da hissederim ben. Artık beklemekten ümidini kesmiş olanlara, karınca kararınca bildiğim duaları okur, renk değiştirmiş mermerlerine dokunur, selamlaşır, otlarını temizler, sular yalnızlıklarını paylaşmaya çalışırım. Ulaşabildiğim kadar.
Bazı mezarlar beni öyle duygulandırır ki içimden baş uçlarında durup " Hadi anlat dinliyorum rahatla" demek gelir.
Koyacağınız bir demet çiçek, yanlış olsa bile okuyacağınız bir dua, dudaklarınızdan dökülen birkaç güzel söz, dökeceğiniz bir sürahi su, bir hasret mırıltısı iç dünyanızı, duygularınızı öyle bir değiştirir ki, değiştirecek ki inanın
Ferahlayacaksınız
Rahatlayacaksınız
Uyanacaksınız
Allah hepinizin kaybettiklerine rahmet etsin. Mekanları cennet olsun.