MHP Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Muğla Milletvekili Mehmet ERDOĞAN; geçtiğimiz günlerde AKP il Başkanı Nihat Öztürk'ün yapmış olduğu açıklamalara sert bir dille cevap verdi. Yaptığı yazılı basın açıklamasında CHP’nin yerel yönetim anlayışını da eleştiren ERDOĞAN; genelde iktidarda olan AKP ile yerelde iktidarda olan CHP arasındaki çekişmelerin yıllardır Muğlalıyı mağdur ettiğini söyledi.
Öncelikle 11 yıldır ülke idaresinde söz sahibi olan AKP iktidarının ve yıllardır Muğla’da yerel yönetimlerde söz sahibi olan CHP’nin birbirlerini karalama çalışmalarından siyaseten memnun olmam gerekiyorsa da, ortaya çıkan gerçeklerin Muğlalıların hizmet mağduru olmasının sebepleriyle aynı olduğu aşikardır.
"Yerel Seçim startının verilmiş olmasından ve siyasi propagandaların hız kazanmasından dolayı basında yer alacak propaganda nitelikteki açıklamaların sayısında artma olacağı öngörülse de bu açıklamaların ve kullanılan üslubun bizlere bazı gerçekleri görmemizde faydası olacağı kanaatini taşımaktayım." ifadelerini kullanan ERDOĞAN "Öncelikle 11 yıldır ülke idaresinde söz sahibi olan AKP iktidarının ve yıllardır Muğla’da yerel yönetimlerde söz sahibi olan CHP’nin birbirlerini karalama çalışmalarından siyaseten memnun olmam gerekiyorsa da, ortaya çıkan gerçeklerin Muğlalıların hizmet mağduru olmasının sebepleriyle aynı olduğu aşikardır." dedi.
AKP yi Yerel Seçimler Öncesi rol kapmakla suçlayan MHP Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ERDOĞAN; Muğlalıların hak ettiği bir yerel yönetim anlayışıyla buluşabilmesi ve kendilerine layık bir hizmet anlayışına kavuşmalarının önündeki en büyük engelin, 11 yıldır genelde ve yerelde söz sahibi olan AKP ile CHP arasındaki anlamsız çekişmelerin olduğu bu açıklamalarla bir kez daha ortaya çıkmıştır. Sayın AKP il başkanının 11 yıldır iktidarda olmalarına rağmen; Dalaman, Ortaca ve Köyceğizli yaklaşık 100 bin hemşerimizin faydalanabileceği bir hastahanenin hala yapılamamasından dolayı mahcubiyetini dile getirmesi beklenirken algıları yönetmeye çalışarak “mağdur” edebiyatı yapma girişiminde bulunması manidardır. Sayın AKP il başkanının, yıllardır bitirilemeyen sözde duble yol çalışmalarının neden hala devam ettiğini açıklaması gerekirken birilerinden rol kapmaya çalışması ve bunu hizmet diye yutturma telaşı içerisine girmesi de üzüntü vericidir." diyerek AKP ve CHP yüzünden Muğlalıların layık oldukları bir yerel yönetim anlayışı ile buluşmadığını iddia etti.
AKP Yerel Seçimlerde Yenilgiyi Şimdiden Kabullenmiş, Bu Kabullenme Açıklamalara da Yansımıştır
AKP nin Muğla'da yenilgiyi şimdiden kabullendiğini söyleyen ERDOĞAN; "Ayrıca şunu da ifade etmek isterim ki; yine aynı şahsiyetin Muğla’da yerel seçimlerde il başkanlığını yaptığı AKP nin yenilgisini şimdiden anlamasından kaynaklandığını düşündüğüm siyasi üslubunun kendisine de Muğla’daki saygın siyaset anlayışına da zarar vereceği bir gerçektir. Muğlalının AKP nin boş söz ve vaatlerine karnı toktur. Muğlalı yeni Büyükşehir olan Muğla’da yeni döneme en az hasarla geçişi sağlayacak, idarede ve iradede tecrübesinden şüphe duymadığı yöneticilere de açtır. Dolayısıyla; iktidarın görünmez sopasını ensesinde hissetmesine rağmen hizmet aşkıyla çalışan ve projelerini bir bir hayata geçirerek takdir toplayan MHP’nin yerel yönetimlerdeki çok saygıdeğer belediye başkanlarını ve başarılı ekiplerini karalamaya çalışmanın da bir manası yoktur.
Bodrum’da geçtiğimiz günlerde yaşanan sel felaketinde, yerel yönetimlerdeki başarılarıyla toplumun bütün kesimlerinden takdir ve övgü toplayan Konacık Belediye Başkanımız ve Bodrum Belediye Başkan Adayımız Mehmet TOSUN’U dolayısıyla Milliyetçi Hareket Partisini’nin yerel yönetimlerdeki temsilcilerini kötülemeye yönelik asılsız iddiaların yer aldığı sözleri sarf etmenin siyasi ahlak ile de uzaktan yakından alakası yoktur.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin yönü her zaman milletten tarafa olmuştur. “Önce Ülkem ve Milletim” düsturunu kendisine ilke edinmiş bir partinin yerel yönetimlere talip olmuş şahsiyetleri olarak her zaman milletimizin hizmetinde olmayı arzuladık; hizmetkarı olmaya çalıştık. Bu bundan sonra da böyle olacaktır. O yüzden milletin sesine kulak vermenin “Muğla’ya hizmet etmek istiyorum” diyen herkesin başlıca görevi olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim.
Muğlalı hemşerilerimiz sıkıntılarının çözülmesini beklemektedir. Siyaset ahlakı da bu sorunların çözülmesi için ortak zeminde çözüm üretmeyi ve icraat yapmayı gerektirmektedir. Muğlalı hemşehrilerim sorunlarını çözmekten sorumlu olan kurumların “Ben şimdi bu hizmeti götürürsem AKP bundan nemalanır” diyenlerden de “bize oy verirseniz hizmet alırsınız yoksa hizmeti çok beklersiniz” diyenlerden de bıkmıştır. Velhasıl AKP ve CHP arasındaki ucuz siyaset cambazlığının faturasını yıllardır ağır bir şekilde ödeyen Muğlalı artık bu gidişata dur demesi gerektiğinin de bilincindedir." dedi.
Muğlalı sorunlarını çözmekten sorumlu olan kurumların “Ben şimdi bu hizmeti götürürsem AKP bundan nemalanır” diyenlerden de “bize oy verirseniz hizmet alırsınız yoksa hizmeti çok beklersiniz” diyenlerden de bıkmıştır.
CHP ve AKP yi ucuz siyaset cambazlığı yapmakla suçlayan MHP Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet ERDOĞAN Büyükşehir Belediye Kanunu dahi bilmeyenlerin Muğlayı yönetmeye talip olmasının da ibretlik olduğunu söyledi.
Muğlalının bir geçiş dönemine gireceğini, hayatın normal akışının bozulmadan en az sorun ve en hızlı şekilde bu geçiş dönemini atlatmasını gerektiğini söyleyen ERDOĞAN, Muğlalının bu isteğinin farkında olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
"Sayın AKP il başkanının; aylar önce Yeni Büyükşehir Belediye Kanunu ile tarım ve hayvancılıkla uğraşan köylülerimizin zor duruma düşeceğini söylememize rağmen halen bu uyarılarımızı milleti kandırmak olarak ifadelendirmesi kendisinin Yeni Büyükşehir Belediye Kanunu hakkındaki bilgisizliğini de ortaya koymaktadır. Hıfzıssıhha Kanunu’nun 246. Maddesindeki “Yirmi binden fazla nüfusu olan şehirlerde, umumi caddelerde veya belediyelerce tayin edilecek mıntıkalar içinde hayvan ahırı bulundurulması memnudur.” İfadesi acaba kendisi için ne anlam ifade etmektedir. Acaba kendisi Yeni Büyükşehir Belediye Kanunu ile birlikte Büyükşehir statüsüne sahip olan yerlerdeki en küçük tüzel kişiliğin ilçe olduğundan haberdar değil midir? Bu kanunun yorumlanması uzman olmayı bile gerektirmezken, sayın AKP il başkanının Muğla’da nüfusu 20 binin altında olan Kavaklıdere ve Datça haricinde bütün bölgelerde hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın mağdur olmayacağını söylemesi ibretliktir. Yeni Büyükşehir Belediye Kanunundan bihaber bir ekibin Muğla’yı yönetmeye talip olması da Muğla için büyük bir hayal kırıklığıdır. Ayrıca kanunda yer alan “Belediyeler tarım ve hayvancılığı destekler” ibaresi de aslında AKP iktidarının tarım ve hayvancılığı bakanlık eliyle yürütemediğinin, bu sektörleri bitirdiğinin de bir göstergesidir.
İlk defa Büyükşehir Belediyesi olarak yerel seçimlere girecek olan Muğla’da yaşayan vatandaşlarımızın yaşanması muhtemel travmaları en aza indirecek, geçiş dönemini hızlı ve etkin bir biçimde gerçekleştirecek bir yerel yönetim anlayışına ne kadar ihtiyaç olduğu da böylelikle ortaya çıkmıştır.
Bu vesileyle; Muğlalı hemşehrilerimin, Muğla’ya hizmet için Muğlalıya hizmetkâr olacak belediye başkanları aradığının farkında olduğumuzu söylemek isterim. Biz Muğlalının ne istediğini biliyoruz. Muğlalının istemediği hiçbir şeyin altına imzamızı atmayacağımızı da hemşehrilerimin bilmesini istiyorum. Siyaset simsarlarına atılacak tokat için iyi bir fırsat olan 30 Mart 2014 tarihindeki yerel seçimler; gündelik, ucuz siyasi çekişmelerden uzak bir yerel yönetim oluşturmak için de bir şanstır.
Bu duygu ve düşüncelerle kamuoyunu saygıyla selamlar bütün hemşehrilerime muhabbetlerimi sunarım."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.