Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nı yazılı olarak yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesini Muğla’daki doktorlar ve sağlık çalışanları ile beraber hazırladığını belirten Girgin, şunları söyledi:
“COVID-19 salgın sürecinde bütün dünya ülkeleri zorlu bir sınav veriyor. Ülkemizde 11 Mart’ta ilk COVID-19 vakasının tespitinin ardından, kısmi de olsa alınan tedbirlerle salgının yayılması yavaşlatılmıştı. Ancak Eylül ortası itibariyle resmi rakamlarla salgın nedeniyle kaybettiğimiz yurttaş sayısı günlük olarak 60’ı aşmış, salgın kontrolden çıkmıştır.
Sürecin, başta Türk Tabipler Birliği olmak üzere bütün sağlık meslek örgütlerinin katılımıyla yönetilmesi yoluna gidilmemiş, doktorlarımızın uyarılarına kulak asılmamıştır.”
DOKTORLARIN ÇIĞLIĞINA KULAK VERİN: “BİZ VARSAK PANDEMİ MÜCADELESİ VAR”
Muş Hasköy Devlet Hastanesi’nde görevli iken COVID-19 nedeniyle geçici görevle Muş Devlet Hastanesi’ne gönderilen Dr. Mustafa Salğın’ın “İşler çok yoğun ben artık yapamıyorum. İntihar edeceğim” dedikten sonra, yaşamına son verdiğini belirten Girgin, “doktorlarımız ve sağlık emekçilerimiz insanüstü bir çabayla pandemiyle mücadele ediyorlar, Sağlık Bakanlığı onların ‘yönetemiyorsunuz, tükeniyoruz!’ çığlığına kulak vermelidir” dedi.
“Sağlık Çalışanlarını rekabete zorlayarak, iş yerindeki huzuru bozan performans sistemine acilen son verilmeli, hekimler ve sağlık çalışanlarının çalışma süreleri 6 saate indirilmeli ve kişisel koruyucu ekipman eksiği acilen giderilmelidir” diyen Girgin, Bakanlığın izlediği sağlık politikasının, hekimler başta olmak üzere sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti körüklediğini vurguladı.
“Salgının bu aşamasında, salgın tedbirleri, salgın bütçesi, salgın koordinasyonu, salgın planlaması konusunda acil, kapsayıcı ve etkin bir program açıklanmalı” diyen Girgin, “başta TTB olmak üzere bütün sağlık meslek odaları, sağlık sendika ve dernekleri ile birlikte ‘Covıd-19 işbirliği ve ortak çalışma meclisi’ oluşturulmalıdır” dedi.
VERİLER NEDEN AÇIKLANMIYOR?
1 Haziran sonrasında tüm Türkiye ve Ege'nin diğer illerinde olduğu gibi, Muğla’da da hem hasta hem de taşıyıcı sayılarında büyük bir artış yaşandığını belirten Girgin, “Sağlık Bakanlığı tarafından etkin ve doğru kararlar alınmadığı sürece, gerekli tedbirler ve önlemler uygulanmadığı sürece sadece halka sorumluluk yükleyerek sonuç alınamayacağı aşikârdır” dedi.
Girgin şöyle devam etti: “Salgınla mücadelenin önemli ayaklarından biri sürecin şeffaf yönetimidir. Mahalle mahalle salgına dair verilerin bütün detayları ile paylaşılması, salgınla mücadeleyi güçlendirecektir. Ne yazık ki bu zamana kadar böyle bir veri paylaşımı yapılmamıştır. Muğla’ya dair COVID-19 pozitif hasta sayısı, ayrı ayrı evde ve hastanede tedavi gören hasta sayısı, yoğun bakımdaki hasta sayısı, COVID-19’dan kaybettiğimiz vatandaş sayısı ilçe ilçe mahalle mahalle acilen açıklanmalıdır. Bu verilerin aynı zamanda, hasta ve kaybettiğimiz vatandaşlarımızın yakınlarına hizmet sağlayan yerel yönetimlerin planlama yaparak daha iyi bir hizmet vermesi için de gereklidir.”
HASTANELERİMİZİN PERSONEL EKSİĞİ GİDERİLMELİ, BODRUM DEVLET HASTANESİ ACİLEN BİTİRİLMELİDİR
Bu süreçte Menteşe Devlet Hastanesi’nin tam teşekkülle faaliyete geçmesi ve Bodrum Devlet Hastanesi’nin bir an önce bitirilmesinin salgın süreci açısından hayati önem taşıdığını vurgulayan Girgin, “Menteşe Devlet Hastanesi’nin yetersiz personelle faaliyetlerini yürütmek zorunda kalması sadece Menteşe için değil, Muğla’nın tamamı için büyük bir sorun oluşturmaktadır. Menteşe Devlet Hastanesi’ne, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden personel kaydırılması sonucunda, her iki hastanede de sağlık çalışanları, yetersiz personel dolayısıyla büyük bir yük altına girmiştir. Sağlık personelimiz büyük bir özveri ve insanüstü bir çabayla 16 saate yakın mesailerle çalışmaktadır. Hem Menteşe Devlet Hastanesi’ne hem de Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne yeni personel alımlarıyla takviye yapılması gerekmektedir. Konuştuğumuz sağlık çalışanları bir çalışanın bile bir günlük izninde diğer çalışanların üzerine ekstra yük bindiğini vurguluyorlar. Keza, Bodrum Devlet Hastanesi’nin henüz bitirilmemiş olması büyük bir zafiyettir. Bir an önce bitirilerek, Muğla halkının hizmetine sokulması, salgınla mücadelede önemli bir kazanç olacaktır” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.