Yıllar su gibi geçiyor. 2004 yılında Beldibi Belediye başkanlığını kazanmış, zaferle çıktım edasına kapılmak yerine, hemen işe koyup çalışmalara başlamıştı. Deniz Kuvvetlerinden emekli olunca, köşesine çekip emeklilik hayatını yaşayacağına MHP'den belediye başkanlık adaylık teklifini kabul edip, Beldibi'ne Üç Hilal'i dikmişti. Onu yakından tanıyanlar çoğunlukladır. Sizler İdris İspirli'den söz ediyorum.
Güven zaman geçtikçe kaybolan bir duygudur. Ama öyle insanlar, vardır ki köşelerine çekilseler de, sokağa çıktığını zaman 'umut' olurlar. İşte bunun adı 'GÜVEN'dir.
Sayın İdris İspirli'nin Beldibi'nde herkesimden oy alarak ikinci dönem belediye başkanı olmasını hayal diyenleri şaşırmıştı. İkinci kez belediye başkanlığı koltuğuna oturmayı başarmıştı.
Sayın İspirli başarısını o günlerde şöyle dile getirmişti: "Geçtiğimiz beş yıl içerisinde eşimle birlikte yaklaşık 700 – 750 civarında eve akşamları ‘çat kapı’ yaptık, kendimizi anlattık. İnsanlarla aynı ortamda bulunduğunuzda vatandaşımızın bir bardak çayını içiyorsunuz bu arada gönlünü kazanıyorsunuz. Biz aslında 2009 Seçimleri’nin atmosferi başlamadan burada seçimi kazanmıştık. Vatandaş bazen bazı şeyleri açıkça belirtemiyor. Diyor ki “yanınızda olmasam da benim oyum size” diyor. Biz bunu o beş yıllık süreçte almıştık. Bakınız ben vatandaşa şunu söyledim: “Seçim döneminde ben evinize gelmem çünkü ben zaten beş yıl boyunca geldim.” Bunun karşılığını da aldık. Partimize güç katarak, bütün siyasi partilerden oy alarak biz burada belediye başkanlığını kazandık". diyerek 2009 seçimlerini nasıl kazandığını anlatmıştı.
İşte vatandaşın güvenini kazanmış bir isim İdris İspirli.
Kavgadan, dedikodudan, cenazelerde bile bir araya gelmeyen yöneticilerden yorulmuş insanlar. Bir çare arıyor. Herkesimi kucaklayan, partili ve partisiz bütün vatandaşların belediye başkanı olacak birisini bekliyor. İşadamlarımız ve turizmcilerimiz, iktidarın nimetlerini görmek istiyor. Küçük esnafım, lafta değil özde hizmet görmek istiyor.
Biz sağ taraftan geldiğimiz için, sağın güçlü lideri rahmetli Süleyman Demirel'i küçüklükten beri takip etmiş ve elimi öpmüş birisiyim. Türk Milleti sıkıntıya düştüğünde ona "baba" lakabını verip, "Kurtar bizi baba" demişti.
Gelelim bu günümüze ve Marmaris'in artık gerçek bir ağabeye ihtiyacı vardır. Bu ağabey Sayın İspirli olur, yada başkası olur orasını bilemem ama, hepimizin ortak istediği budur. Artık cenazelerde insanlar birbirlerine selam verip alsınlar. Seçim sonrası kavgalar son bulsun. Marmaris'e bir rahatlık gelsin. Hep beraber gülümseyelim. Korku İmparatorluğuna son verelim. Geldikleri gibi gitsinler...
'Allah'a Emanet Olunuz'