Bazen hayat bir film olsaydı diyorum.
Herkes hayalindeki yönetmen yada hayalindeki başrol oyuncusu olsaydı,
İyi Adam olsaydı; Hulusi Kentmen, Nubar Terziyan, Kadir Savun, Münir Özkul gibi…
Yada Kötü Adam olsaydı; Erol Taş, Bilal İnci, Hayati Hamzaoğlu, Turgut Özatay gibi…
Veya İyi Kadın, Kötü Kadın olsaydı; Aliye Rona, Neriman Köksal, Adile Naşit,
Sevda Karaca gibi…
En yakışıklısından bir jön,
En güzelinden bir prenses kadar güzeli…
Hayal ettiğimizi oynasaydık,
Çok sevdiğimizle beraber olsaydık;
yaşasaydık ve oynasaydık…
Kısaca:
Hayat bir oyun, başrollerde biz olsaydık.
Geriye gittiğimizde çok sevdiğimiz biri vardı gençliğimizde
Ama ben de evlendim, başkası var artık demeden!
Bu hayat filminde o düşlediğimiz sevgili olsaydı
Ve görebilseydik beraber yaşayabileceğimiz sonucu iyi yada kötü !
İki kişi bir araya gelerek bir kişi olabilseydik;
biri şimdiki halimiz,
ikincisi hayal ettiğimiz, ama bir türlü olamadığımız halimiz!
Ve şimdiki halimizle hep olmak istediğimiz, ama bir türlü olamadığımız; bu halimize hep üzüldüğümüz, hayalimizde olan bu halimize acımasaydık!
Herkes yaşayabilseydi bir gün bile olsa;
bu düşü, bu hayaldekileri…
Dünyada kötülükler olmazdı asla;
Sadece bir gün herkes hayat filmini yaşayabilseydi eğer!
En zıt siyasi görüş bile değişirdi;
Sağcısı solcu,
Solcusu sağcı olurdu.
Dincisi koministi seven
Koministi dincisini seven olurdu belkide!
Nefret sevgiye dönerdi,
Sevgi de nefrete dönerdi belkide!
Bir gün yaşansaydı eğer,
bir aşk için senelerce ağlamaz
Ve yanmazdı belki de kimseler…
Herşeye sahip olmak başka,
her şey benim olsun, demek başka olurdu.
Bana yeter, bu olsun başka istemem, diyenler çoğalırdı belkide;
Bir ömür isterim seni, diyenler de
daha da başka istemem diyenler de
Yada iyi ki olmamış, seninle hayatım kabus olurdu;
diyenlerde olacaktı belki de!
Bir günlüğüne bir film olsaydı ve oynasaydı insanlar, oyuncuları kendileri seçerek!
Hayat gerçekten film gibiymiş ve değmezmiş bu kadar kırılmalara, derdi belki de; sen, ben, o ve herkes…
Sevgilerimle
Aykut Torunoğulları
[email protected]