HESABI KİM VERECEK?

Değerli okurlar sakın yurtdışında yabancıların Türkiye'deki durumlardan haberleri yok diye düşünmeyin, tam tersine Türkiye'de olanlar, konuşulanlar nerede ise herşeyi yeminli tercümanlarla televizyonlar ve sosyal medya ile duyuyorlar ve herkes herşeyi takip ediyor, çeşitli açık oturumlar yapıp tartışıyorlar.

Hatta İstanbul'da büyük bir deprem ve yıkım halinde kendi vatandaşlarını en yakın üslerden nasıl havadan inerek en çabuk şekilde kurtarabilecekleri planlanıyor ve konuşuluyor.

Bakınız Avrupa televizyonlarından bir bilgi: ''İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) eski Genel Başkanı Nevzat Ersan, Türkiye genelinde bulunan 20 milyon yapı stoğunun yüzde 60'ının mühendislik hizmeti almadan yapılmış, iskan belgesi almamış, deprem güvenliği olmayan yapılardan oluştuğunu, ortalama 12 milyon binanın deprem güvenliği olmadığını vurgulayan Ersan, vatandaşların çoğunun sahip oldukları yapının kaçak olup olmadığını

dahi bilmediklerini söylemiş''.

Bunları ben söylemiyorum Türkiye İnşaat Mühendisleri Odası eski Genel Başkanı söylüyor.
2018 İmar affı ile varsayalım bu rakkamın yarısı affa girmiş olsada hepsi özürlü şekilde yerlerinde duruyor demektir.

Dikkat ederseniz Türkiye diye ifade ediyor bunun içine şüphesiz Marmaris'te dahil.

Yani o zaman Marmaris'te ki yapılarında bir kısmı kaçak mı?

Bunu halk bilirse hiç olmazsa dikkatli olur tedbir alır.

Heryerde kaçak yapılar olduğu ve bunların bugüne kadar neden yıktırılmadığı da meçhul.
Bu kaçak yapıların, ruhsatsız ve hasarlı olanların deprem anında etrafa da zarar verebileceği düşünülürse...

Bilhassa siyasetin laf üretmeyi bırakıp icraata çoktan başlaması lazım...

Sorumlular bu kaçak yapılara neden ve nasıl müsaade etmişler veya bugüne kadar neden yıkmamışlar?
Neden hala bu kaçak yapılar duruyor ve göz yumuluyor?

Bu durum tam bir beka sorunu değil de nedir?
İnşallah olmaz ama yıkımla sonuçlanan bir deprem olursa bunun hesabını kim, nasıl verecek?

Metin Cangör / Yazar