"Abi, her yazdığın satır ders niteliğinde. O kadar ki adeta insanın içini okuyor gibi tasvir ediyorsun. Kitabı bırakıp başka iş yapamıyorum. Kullandığın her kelime sayfaları doldurdukça insan kendini buluyor. Yaradan sevdiği kuluna gönül güzelliğinin yanı sıra ruh güzelliği de verirmiş. Bunların hepsi sende mevcut abilerin hası" diye yazmış kitaplarımı okuyan bir okurum sağolsun.
Evet laylonlarım dokuzuncu kitabımın eli kulağında, çıkmasına beş var.
Beni tanıdınız. Ben hissettiklerimi, yaşadıklarımı açık açık yazarım.
Fiyatlar uçtu. Bu durumda kitap yazıp yayınlatmak delilik. Millet karın doyurma derdinde. Bu şartlar altında kim kitap alır, kim kitap okur, kim sever Yalova kaymakamını.
Ama ben soz verdim. Laylon Şeyh sözü, bu dönmek yok. Bu kitap ya çıkacak, ya çıkacak. 500 kitabın bana mal oluşu 25000 Türk Lirası. Evet yanlış görmediniz 25000 Türk Lirası.
Ama çoook güzel bir kitap oldu. İçinde ilk sekiz kitabımdan aldiğım en beğenilen, sevilen öyküler var. Ayrıca son iki yıldır yazdıklarımı da ekledim, 300 helal sayfa. Yani bu kitabı alanlar sanki bütün kitaplarımı okumuş gibi hissedecekler. Mükemmel bir baş ucu kitabı olduğunu düşünüyorum.
Kitabın adını" ne poh yirsin" koymuştum ama tanıtım ve reklam sorunları yüzünden( biliyorsunuz, fox tv bütün kitaplarımı tanıtıyor) Bu isimle tanıtım zor olacağından ismi değistirmek zorunda kaldım. Yeni ismi " Hiç akıllı olamadım ki"
Valla ben zor da olsa üstüme düşeni yaptım. Elimi taşın altına koydum. Şimdi sıra sizde. Daha önce de yazdığım gibi bu herhalde veda kitabım. Kitap çıkınca yine kaybolmayın ortadan olur mu?
Sonuç olarak ne demiş adam " Metalden korksaydık trene binmezdik".
O kadar...
Öpüyorum
