• BIST 9884.07
  • Altın 2954.659
  • Dolar 34.7445
  • Euro 36.5021
  • Muğla 8 °C
  • İzmir 10 °C
  • Aydın 11 °C
  • İstanbul 10 °C
  • Ankara 4 °C

İŞİN ASLI

Güven KARABENLİ

Önce çocuk oluruz. Mahalle arkadaşlarımız ile kaynaşır, oynarız, kavga ederiz, sarılırız, düşeriz, dizimiz kanar ama dizlerimizin bağı çözülmez "Acımadı ki" der sokağa geri koşarız. Arı sokar, köpek ısırır, kedi tırmalar, ama hayvanlarla yaşamaýı öğreniriz, çiçekleri fark ederiz, kuşların ötüşlerini, çekirgeleri, 

Ağustos böceklerini dinleriz. Gelincikler, papatyalar, güller, hatmi ciçekleri toplarız. Üstüne sana sürülmüş, ekmek dilimlerimizi paylaşırız.

 

Sonra okullu oluruz. İlkokul, ortaokul, lise üniversite uzar gider.

 

Sonra hayata atılırız. Kimimiz, öğretmen kimimiz avukat, kimimiz doktor, kimimiz hakim, kimimiz asker kimimiz esnaf olur, kimimizden hiç bir bok olmaz. O da uzar gider.

 

Bazen aşık bile olur evleniriz, Çocuklarımız olur, baba oluruz. Torunlarımız olur dede oluruź babaanne oluruz anneanne oluruz. Kendi çocuklarımızın nazına katlanmayız ama torunlarımıza maymun oluruz. Ve Allah ömür verirse belli bir yaşa ulaşırız.

 

Sonra bir de bakarız ki mahallemize, okullarımıza, tahta sıralara geri dönmüşüz. Ve hep o günleri özleyerek, anımsayarak yaşamaya başlarız. Birden o yıllarca unuttuğumuz eski arkadaşlarımız değerlenir, telefonla bile konuşsak duygulanırız, içimiz dolar, seslerini duyduğumuza seviniriz. "Ahhh ne günlerdi o günler" deriz, " Ahhh ne günlerdi o günleeer"

 

Yani aklımız başımıza gelir, hayata bakışımız değişir, kafamıza bir şeyler "dank" eder. Bir bakıma özümüze döneriz. Ama maalesef köprülerin altından çoook sular akmış herşey değişmiştir.

 

Dünya da sadece salmon balıkları inanılmaz bir mücadele verir belli bir yaşa ulaşınca akıntıya karşı yüzer, şelalelere tırmanır, bütün güçlükleri yenip doğdukları yere geri dönerler.

 

İste böyle laylonlarım bizim insanlarımız yaşlanınca iç geçirir, veya bir sigara yakar, ellerinde rakı kadehi gülümseyerek hüzünlenirler. Hayallerindeki tahta sıralarda oturur, platonik aşklarını düşünür, artık maalesef hayatta olmayan hocalarını anımsar, oturdukları yerden kalkmazlar. Kimse o mekanlara, o anılara geri dönmez, dönemez, dönerse hayallerinin yıkılacağını, hayal kırıklığına uğrayacağını bilir. Bol bol konuşur, bol bol özler, gözleri dolu dolu olur, ağlar da.

 

Bu hep böyledir.

 

Orta Doğu insanı böyle yaşar.

Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2003 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0252 412 2141