Tüm bu bilgi kirliliği kaygıyı ve korkuyu tetikleyerek panik yaşanmasına sebep oluyor. GEN Koleji Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü; korku, kaygı ve panik ortamlarında velilerin çocuklarıyla nasıl iletişim kurabilecekleri ve bu durumu nasıl anlatabilecekleri konusunda tavsiyelerde bulundu.
Öncelikle sakin olun
Öncelikle ailenin kendi kaygısını kontrol altına alması ve kriz yönetme becerisi çok önemli. Eğer anne ve baba bu durumda çok kaygılanırsa, çocuklar da kaygılanabilir. Özellikle okul öncesi dönemdeki çocuklar, bu tip durumları somut olarak anlamlandıramadıkları için olayları ebeveynlerinin davranışlarına bakarak yorumlarlar. Ebeveyn kaygılı, endişeli ve stresli ise çocuk da benzer bir tutum içine girer.
Onlara karşı samimi ve açık olun
Sakin kalmak ve doğru önlemleri almakla işe başlayabiliriz. Kendi endişelerinizi yönetmekte zorlandığınız böyle dönemlerde çocuklarınızdan bilgi saklamak ya da duygularınızı göstermemeye çalışmak yerine, onlara karşı samimi ve açık olun. Yaşlarına uygun bir dille çocuklarla konuşmak, belirsizliğin getireceği kaygı ve korkunun önüne geçer.
Güvendiğiniz haber kanallarından bilgi alın
Evde haber kanallarının sürekli açık olmamasına dikkat edin. Çocuğunuzun bulunduğu ortamlarda, endişe senaryoları içeren konuşmalar yapmamaya özen gösterin. Bilgiyi nereden alacağınızı iyi değerlendirin ve güvendiğiniz haber kaynaklarını belirleyip, sınırlandırın. Emin olmadığınız hiçbir bilgiyi paylaşmamaya dikkat edin.
Evde ya da güvenli bulduğunuz ortam içinde çocuğunuz ile geçireceğiniz zamanı güvenli etkinliklerle planlayın
Çocuğunuz ile birlikte her zamankinden daha çok evde zaman geçirmeniz gerekebilir. Bu nedenle bu sürede yapabileceğiniz ev içi verimli aktivitelerinizi planlayın. Bu aktivitelerden; düzenli yapılan esneme hareketleri, yoga ve pilates imkanınız varsa evde en az 20 dk süresince gerçekleştirme, sanatsal etkinliklerde bulunma, enstrüman çalma, belgesel izleme, kitap okuma, günlük duş alma, bol su içme, yabancı dilin gelişimi için alt yazısız yabancı dilde programlar izleme, sağlıklı beslenme, ders tekrarı ve bireysel çalışma, aile içi beraber yapabileceğiniz aktiviteler (yemek yapma, oyun oynama vb) oluşabilir.
Sosyal medyada doğru bilgiyi nasıl seçeceğini anlatın
Çocuğunuz sosyal medya kullanıyorsa, her okuduğu bilgiye inanmaması gerektiğinden ve doğru bilgiyi nasıl seçeceğinden bahsedin. Unutmayın ki, bu gibi durumlarda olayın kendisinden çok, yayılma hızı ve şekli insanları kaosa sürüklemektedir. Okul öncesi dönemdeki çocuğunuza çok detaylı ve somut bilgi vermek yerine, daha basit bir dille, kısa ve net ifadeler kullanmaya çalışın.
Küçük yaşlardaki çocuklarınıza konuyu oyunlaştırarak, oyuncaklar üzerinden anlatabilirsiniz. Mümkünse açık havada oyunlar oynayabilirsiniz. Sembolik oyunlarla hastalığı ve önlemlerini anlatabilirsiniz.
Okul öncesi çocuklar için oyunlaştırmayı kullanabilirsiniz.
Küçük yaşlardaki çocuklarınıza konuyu oyunlaştırarak, oyuncaklar üzerinden anlatabilirsiniz. Mümkünse açık havada oyunlar oynayabilirsiniz. Sembolik oyunlarla hastalığı ve önlemlerini anlatabilirsiniz.
Rutinlere sadık kalın
Rutinlere sadık kalmak çok önemli. Öngörmesi güç bir yaşamın içinde öngörebileceği akışların olması çocuğa kendini güvende hissettirir.
Sohbet edin
Evinizde kendi önlemlerinizi (kişisel hijyen, el yıkama, kıyafetlerin temizliği, hapşırma/öksürme gibi) belirlerken, bunları çocuğunuzun da dahil olduğu bir aile sohbetinde duygularınızı da paylaşarak konuşabilirsiniz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.