Yöredeki mimarlar ve mühendislerle ilçeye mimari kimlik kazandıracaklarının sözünü veren Ali Doğan Tugay, bir soru üzerine kamuoyunun yakından takip ettiği limanın genişletilmesi hakkında da açıklamada bulundu. Yapılan bilimsel araştırmaların ışığında, limanın büyümesinin çevreye zarar vermeyeceğini vurgulayan Tugay, “İki gemi daha fazla yanaşması, yapılacak yatırım karşısında bize kazanç sağlamaz. Ama, ilçe ve ülke turizmine büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. ’Halkın üzerinde güç yoktur’ düşüncesiyle önümüzdeki yaz referanduma gidip halka soracağız. Onların istemediği bir şeyi yapmayız” diye konuştu.

Ak Parti Belediye Başkan Adayı Ali Doğan Tugay, seçim çalışmaları kapsamında Mimarlar Odası Marmaris Şubesi’ni ziyaret etti, aralarında Şube Başkanı Oğuz Can’ın da bulunduğu mimarlarla söyleşti. Marmaris’e yapmayı planladıkları hizmetleri iki grupta toplandığını, bunlardan ilkinin devlet destekli, ikincisinin ise belediye imkanlarıyla gerçekleştirileceğini belirtti. Doğan Tugay, hayata geçirmeyi planladıkları tüm yatırımların, Marmaris’in, Marmaris yaşayanlarının ekonomik refahını artırmak, sosyal, kültürel yaşantısı ile eğitim seviyesini, dolayısıyla itibar ve kalitesini yükseltmek amacını taşıdığının altını çizdi. Beldibi’nin devlet destekli yatırımlarla eğitim, kültür ve sporun merkezi, İçmeler’in ise sporun yanı sıra üniversite merkezi haline geleceğini kaydetti. Yapılacak spor sahaları, salonları ve merkezleriyle turizm sezonun uzayacağına olan inancını ifade etti.

YÜKSEK TAHSİLLİ MARMARİS

Tugay, İçmeler’e 2, Turunç’a ise 1 üniversite eğitimi yuvası kazandırmak için çalışma ve girişimlerin sürdüğünü de belirtti. İçmeler’deki Esnaf Sanatkarlar Odası’na ait otelin uygulamalı turizm yüksek okulu, uzun yıllardır atıl duran Köy Hizmetleri Kampı’nın da lisans üstü eğitim verecek Deniz Bilimleri Enstitüsü, Turunç’taki 20 dönümlük arazide ise Hukuk Fakültesi olması için çabaladıklarını dile getiren Tugay, şöyle konuştu:

“BELEDİYE BAŞKANININ AKLI, PARK YAPARKEN ALTINA OTOPARK YAPMAYA DA ERMELİ”

“Bakınız, ‘park, bahçe, yollara parke yapacağız’ demiyorum. Bunlar, Türkiye’nin dört bir yanında belediyenin yaptığı olağan işler. Zaten imar planları belediyelere nereye park yapılacağını gösteriyor. Önemli olan halkın yaşamını kolaylaştırmak amacıyla projelerinizi geliştirebilmek. Bir park yaparken, o parkın altını da otopark yapmaya aklınız eriyor mu? Bir belediye başkanı, bunları düşünebilmeli, söyleyebilmeli.”

“ARIMCILIK YAPMAZ, KİMSENİN EKMEĞİYLE OYNAMAYIZ”

Ali Doğan Tugay, göreve gelmesi halinde belediye çalışanlarını işten çıkaracakları yönündeki söylentiler hakkında konuşurken de “İşten çıkarmak, ayrımcılık yapmamız söz konusu olsa, biz neye uğraşalım ki, zaten bunlar oluyor. Biz bu durumu değiştirmek ayrımcılığa son vermek istiyoruz. Kimsenin ekmeğiyle oynamayız. Karşımızdaki insan olarak görürüz. İnsanı seviyorsan Allah’ı seviyorsundur. Biz bu anlayıştayız. Bu sebeple kimsenin şüphesi olmasın, değil belediye personeli, siyasi görüşü ne olursa olsun, hiçbir vatandaşımız için ayrımcılık söz konusu değildir bizim anlayışımızda.”

“YALANI AKLIMDA TUTACAK KADAR APTAL DEĞİLİM”

Doğan Tugay, Marmaris’in önümüzdeki 50 yılını şekillendirmeye yönelik 1/25000 binlik imar revizyon planı hazırlanırken, birinci derece koruma altındaki bazı bölgelerin imara açılmak istenmesini engellediklerini yineledi. Buna karşın konu hakkında açıklama yapan CHP İlçe Başkanı’ Candan Yürekli’nin, kendisinin gerçekleri söylemediği yönündeki eleştirilere de şöyle cevap verdi: “Yalanı aklımda tutacak kadar aptal değilim. 5 yıl sonra da sorsanız yine aynı şeyleri söylerim. Birinci derecede koruma altına alınan bazı alanlar direk imara açılmaya kalkışılmıştır. Planda ‘sakın dokunma’ anlamına gelen koyu yeşil alanlar, kahverengi yapılarak imara açılmak istenmiştir. Ama çok şükür bunu engelledik. Şu anda Marmaris’in kıyısını nasıl görüyorsanız aynı kalacak. Geçmişte Bodrum’da olduğu gibi talan edilmeyecek.”

Tugay, 1/ 25 binlik imar planlarından sonra köy ve koyların çok önemli bir hal alacağını, bu sebeple yapılaşma ve betonlaşmaya karşı da önlem alınacağını belirtti, “Koylarda kesinlikle yapılaşmaya, betonlaşmaya izin verilmeyecek” dedi.

Ali Doğan Tugay’dan sonra söz alan Oda temsilcileri, inşaat projelerinin, yeterince denetlenmediğini, eskiden yetkileri olan denetleme hakkının da ellerinden alındığından yakındı. Doğan Tugay, konuyu

bildiğini, göreve gelmeleri halinde belediyenin, hazırlanacak özel protokolle, söz konusu denetim hakkını yöredeki mimar ve mühendislere tanıyabileceğini söyledi, “Biz her konuda sivil topluma, sivil toplum örgütlerine çok önem veriyoruz. Siz değerli mimar ve mühendislerin görüşleri, bilgileri de bizim için çok önemli. Bu sebeple, bölgemizi iyi tanıyan sizlerle işbirliği, fikir alışverişi yapmaya çok önem vereceğiz” dedi.

“MARMARİS MİMARİSİ KİMLİK KAZANACAK”

Marmaris’teki mimar ve mühendislerle birlikte çalışarak ilçenin mimarisini kimlik kazandırmayı da hedeflediklerini kaydeden Tugay, şöyle konuştu:

“Biz hala daha Marmaris’in karakterine yansıtacak bir mimariyi hala yakalayamadık. Kimlik diye bir şey yok. Bu kimliği İnşallah yakalayacağız. Buna kesin olarak burada söz verebilirim. Ve bunu ancak ve ancak yörenizdeki mimarlar ve mühendislerle yapabilirsiniz. Ben, İstanbul’dan mimarı mühendisi getirsem, burada o kimliği yakalaması mümkün değil. Çünkü yöre var burada. Bakın, ben sayın Başbakan’ın bu konulardaki seçim bildirgesini okudum. Bilhassa kentsel dönüşüm hakkında şunu söylüyor, şehrin tarihsel önemine göre, Osmanlı yada Selçuklu mimarisini yansıtan havasını veren yapılaşma olsun. Marmaris’in de kendisine ait mimari geçmişi var. Söveli evlerimiz vardı. Kimisi sıvalı, kimisi taşlı. Ve cumbalıydı, bağdadiydi. Niçin Marmaris de bu 4-5 form konularak bunlar yapılanmasın? Cumhuriyetin ilk mimari eserlerine bakalım, 1. Meclis, 2. Meclis ve şuandaki Devlet Konukevi yani eski Ankara Oteli, hepsi Selçuklu mimarisini yansıtmış. Cumhuriyetin ilk yıllarındaki mimari tarzlarına hayranımdır. Bir daha getiremedik biz onu bu ülkeye, yazık oldu yani.

“ÇARŞI CAZİBE MERKEZİ OLACAK”

O nedenle, birinci etapta yapacağımız şey şu, Marmaris kapalı çarşısının bir cazibe merkezi haline getirmek istiyoruz. Herkes şikayet ediyor şimdi. Ya turist neye gelsin. Turist geliyor, karman çorban binalar. Ne olduğu belli değil. Kimi alçak, kimi yüksek, cephe diye bir şey yok. Yukarıda florasan lambaları. Kardeşim hastaneler bile florasanlı değil şimdi. Yanındaki hanımıyla giderken ‘yahu bizim hanım da yaşlanmış’ diyorlar. Çünkü florasan ışığının yansıması sapsarı yapmış insanı. Oraya, cephe çalışmalarıyla bir hareket vermemiz lazım ki, bunlar büyük maliyetler tutmaz. Cepheyi sıvadan yapacağız neticede. Hangi mimari özelliği benimsediysek o görüntüyü vereceğiz. Turist geldiği zaman, yüzyıllar önce yapıldığı hissine kapılacak. Yapılacak ışıklandırmalarla orasını bir cazibe merkezi haline getirmeliyiz. Turist o kapalı çarşıyı merak etmeli, yürümek için gelmeli. Sonunda bir şeyler de satın alacaktır. Biz bunları yapabilirsek, iki haftalık tatil için gelen turist, en az 3 defa çarşıya uğrayacaktır. Çünkü, bir defada gezmeyi bitiremeyecektir.

KALE TURİSTİN GÖZDESİ OLACAK

Her zaman söylüyorum, kalemizde ışık ve ses gösterisi yapalım dedik. Benim programımda da var, Rodos yapıyor işte. Özel gezi düzenliyorlar, ışık ve ses görüntülerini izlemek isteyen turistler için. Bu tur bitti mi, turistler, kalenin civarındaki eski çarşıya gidiyor, barlara, kafelere giriyorlar, alışveriş yapıyorlar. Bunu biz de rahatlıkla yapabiliriz. Kaleyi ışık ve ses gösterileriyle daha cazibeli, yakınındaki çarşıya da daha fayda sağlayıcı hale getirebiliriz. 2009 seçimlerinde olduğu gibi bu kez de bu projeyi programımıza aldık.”

LİMAN İÇİN SON KARARI VATANDAŞ VERECEK

Ali Doğan Tugay, bir başka soru üzerine de kamuoyunun yakından takip ettiği limanın genişletilmesi hakkında açıklamada bulundu. Yapılan bilimsel araştırmaların ışığında, limanın büyümesinin çevreye zarar vermeyeceğini vurgulayan Tugay, “ki gemi daha fazla yanaşması, yapılacak yatırım karşısında bize kazanç sağlamaz. Ama, ilçe ve ülke turizmine büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. ’Halkın üzerinde güç yoktur’ düşüncesiyle önümüzdeki yaz referanduma gidip halka soracağız. Onların istemediği bir şeyi yapmayız” diye konuştu.

‘BEN’ DİYEN BATAR, ‘BİZ’ DİYORUZ

Doğan Tugay, gerek devlet destekli gerekse yerel kaynaklarla hayata geçirilecek tüm projelerde, halkla ve bunların temsilcisi sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğine önem vereceklerinin altını bir kez daha çizerek, “Ben yaptım, ben dedim, ben işte hep ben diyenler, bütün iş hayatlarında hep batanlardır. Ama ‘biz’ dediğiniz zaman batmazsınız. Her fikirden, her beyinden düşünce çıkar. O nedenle Marmaris’in gelişmesinde biz sivil toplumu en ön planda tutacağız” dedi.