Ayşenur Gök : ‘’ Bir farkındalık yaratmak istiyorum’’
Ayşenur Gök’in, MüzikOnair etiketiyle yayınlanan
27 Ocak 2025 Pazartesi 11:40
Ayşenur Gök’in, MüzikOnair etiketiyle yayınlanan “Kapı” isimli tekli çalışması, video klibiyle netd müzik’te.
Bu şarkının imza şarkısı olduğunu belirten Gök, şarkısıyla ilgili şöyle konuştu. Bir mesaj vermek istedim. İnsanlara ve duygularına ayna olmak istedim. İçinizde ne uyandırıyorsa ona bir kapı olmasını diliyorum. Bir farkındalık yaratmak istiyorum’’ dedi.
Youtube Klip Linki: https://www.youtube.com/watch?v=RE38ura2Niw
Söz & Müzik: Ayşenur Gök
Aranje: Aykut Terzi
Klip Yönetmeni: Erol Civan
Danscılar: Murat Özkaya, Ece Dinç
Ayşenur Gök Kimdir?
Merhaba 1988 ANKARA doğumluyum. Çocukluğumdan bu yana müziğe hep ilgim var olup hep müzik kanallarını, oradaki söz-müzik, firma,düzenleme kimin olduğunu hep okurdum. Hatta notlar alırdım. Benim zamanımda çevremde hep resim, müzik, tiyatro, sanat uğraşıları hep hobi olarak kalıp asıl mesleğiniz olamaz gözüyle bakılırdı. Lise son sınıfa kadar müzikle ilgim ancak dinleme takip etme seviyesinde kalmıştı. Dershanede bir arkadaşımın gitarını yenilemesi ile eski , bir yeri kırık gitarını bana vermişti. Benim yolculuğum aslında o günlerde başladı. Belediyenin ücretsiz olan gitar kursuna gittim. Sonra ilk başta Akdeniz Akşamları ile çalmaya başladım. Sonra ders çalışma ve ÖSS’de tıp fakültesini kazanma sürecim. Ee ne olacaktı şarkıcı mı olacaktım! Tıp fakültesinde ilk kez 2007’de duygulanıp kafamda melodiler, sözler, gitarda akorlarla buluşup ilk şarkı olan Gökyüzüm’ü yaptım. Ancak sadece amfide arkadaşlarımla paylaştım. Ardından birkaç parça daha ard arda geldi. Gökyüzüm’e Ankara Bahçelievler’de ufak bir video klip bile çekmiştik kendimizce. Ancak hiç yayınlamadım, çekindim. İlham geldikçe ben odama çekilip kağıt kalem ve gitarla şarkı yapmaya başladım. Baharım Olacaktın adlı şarkımla bir beste yarışmasına katıldım. Stüdyoya girdim. Ama metronomla falan uyum sağlamak benim için çok zordu. Amatörce bir şeyler kaydettik. Ben o stüdyoya boşluk bulduğumda ilham almak üzere kimler nasıl neler yapıyor diye bir süre sırf öğrenebilmek için ziyaret etmiştim. O zaman kasalı bilgisayarım vardı. Ufak bir mikrofon gitara bir yapışkanlı mikrofon alarak bilgisayarda ücretsiz olan kayıt programları vardı. Birini yükleyip kendi şarkılarımı kaydetmeye başladım. Arada kendimce sesimle back vokal yapıyordum. Bunları biriktirip kendi mp3’üme kaydettim yolda giderken hep dinliyordum. Sadece o şarkılar 1 arkadaşımda var. Onun benden şarkılarımı dinleme ve mp3’üne yükleme isteği benim için bir onurdu. Çok mutlu olmuştum. TRT çocuk şarkıları yarışmasına katıldım. Ama o kadar duygu dolu bir şarkı yapmışım ki pek çocuklara göre değilmiş, sonradan anlıyorum. Ama bunlara katılma heyecanı beni çok motive edip heyecanlandırıyordu.
Sonrasında derslerimin yoğunluğu ve farklı sorumluluklarımın artmasıyla üretimim köreldi. Tamamen bıraktım. Hiç vakit ayıramadım. Bu sırada doktorluk macerası çok daha fazla hız kazandı ve mezun oldum. Tus sınavı ders çalışma sonrası atanma asistanlık süreci, nöbetler derken kendimi feda ettiğimi hayatımın doktorluk dışında kalmadığını fark ettim. Ardından çocuğum oldu, tayinler ve sorumluluklar artması ile uzun bir depresif döneme girdim. Bu dönemde bir şeylerin eksikliğini hissettim. Motivasyonum eksikti.Mutsuzdum. Bir umut ki gitar kursuna tekrar kayıt oldum. Ama bir gidiyor bir gidemiyordum sorumlulularım nedeniyle. Ve ellerim titriyordu. Ben ne için bunları yapıyordum ki dedim kendi kendime. Yine de umudumu kaybetmemiştim ve bunun üzerine kendimle bağ kurmak adına kitaplar okuma, kişisel gelişim sürecim ve en sonunda kariyer dönüşüm atölyesi’ne katıldım. Eski anılarımı tekrar hatırladım. Birçok şeye dertlenip tasalanıyordum. Bu özellikten kaçmaya çalışıyordum. Ancak bunun belki de bana bahşedilmiş bir özellik olabileceğini keşfedince o gün kendime bir kabul geldi ve bir ışık yandı, ilham bana tekrar geldi. Yıllar sonra tekrar şarkı yapabilmeye başlamıştım. Ve sürekli ilham geliyordu. Bu ilham ile 1 yılda 130 proje şeklinde şarkıya ulaştım. Karalamaları saymıyorum. Aylar geçtikçe ve ilham da peşimi bırakmadıkça artık bunları paylaşma arzusuyla yanıp tutuşur oldum. Harekete geçtim . Sırayla yeni bilgisayar alımı, ben bunun için neler yapabilirim, videolar izleme, parasal kaynaklarım yetecek mi idrakı ve adım adım ilerleme. Şan kursuna aktif gitmeye başladım. Beni hayata bağlayan ana damarlardan biri oldu müzik. Bir yandan doktorluk bir yandan annelik bir yandan müzik yetişmek çok zor olsa da adım adım ilerleyip hayallerimi gerçekleştirmek üzere birçok kişi ile tanıştım. Önce müzisyenlik yapan arkadaşlarımdan destek gördüm cesaret kazanmama için beni sahnesine çıkarttılar. Sonrasında onların stüdyo kayıtlarına eşlik etmeye gittim.Bu süreçler nasıl oluyor keşfe çıkmıştım. Benim toplumsal konulara da duyarlılığım ve bazen o konulara da şarkı yaptığımı bilen bir arkadaşımın da meğer kitabının sinema filmi çekilecekmiş. Onun son sahnesinin şarkısının sözleri hazırmış ve benden şarkıya dönüştürmemi teklif etti. Bugüne kadar başka bir söze beste yapmamıştım. Ama yoğunlaşınca oldu ve onun sayesinde bir aranjör ile tanıştım. Bana yol gösteren en çok aranjörüm Aykut Terzi oldu. Onun vesilesiyle şu anda 3 şarkılık bir albüm projesi yaptık. İlk şarkım KAPI 17 Ocakta Müzikonair etiketiyle yayınlandı. Çok güzel dönüşler alıyorum. Birçok şarkım var ancak bu şarkı ile çıkma amacım ayrı. Bu şarkı benim özellikle imza şarkım oldun istedim. Bir mesaj vermek istedim. İnsanlara ve duygularına ayna olmak istedim. Herkes elbet farklı tarzda yorumlayacaktır. İçinizde ne uyandırıyorsa ona bir kapı olmasını diliyorum. Bir farkındalık yaratmak istiyorum. Her canlı ihtiyaçlarını karşılamak üzere yaşıyor. Bu ihtiyaç derken yemek içmek sadece değil, güven, paylaşma, iç huzur, barınma… birçok ihtiyacımız var. Bunlara farkındalık oluşturmak ana amacım. Piyasa şarkısı çok yapılır bende de var ama böyle sözlerin çok daha kıymetli olduğuna inanıyorum. Hızlı tüketim çağındayız. Bu şarkı tek başına sessiz bir ortamda insana kendi ile baş başa kaldığında kalbine dokunacağını hissediyorum. İnsan kendine, yaşadıklarına bakınca, demlendikçe kendini özümsüyor. Kendimizi ve başkalarını yargısız duyabilme halimize empati diyoruz. Şarkımda da kendim ile konuşup bu yolda empatik yürümeyi imgeledim. Tabi ki klibimin sonunda canım oğluma sarılma sahnesi hayalim vardı. Klibimiz de çok içimize sindi. Umarım şarkı amacına ulaşır. Herkese keyidli dinlemeler. Bende bu heves ve ilham oldukça daha çok proje ile karşınızda olacağım. Bu yola girdim artık dönüşü yok.