Soğuk kalpli insanlar isteseler de gülümseyemezler.

Denerler aslında.

Her seferinde o gülümseme kalplerinden suratlarına gelir Ama aksi surat kasları, çatık kaşlar o gülümsemenin karşısına dikilir, gerisin geri geldiği yere pompalarlar.

İnsan başka bir insana yıllarca "Hadi gülümse lütfen" der mi? Fıkralar anlatır mı? Güzel şeyler gösterir, komik videolar, yazılar, emojeler paylaşır mı yollar mı? Sarılır dans eder mi? Her telefon açtığında yüzünde kocaman bir gülümsemeyle "canıııım" diye konuşmasına başlar mı?

Kocaman bir kahkahanın, güzel bir gülümsemenin o insanın dünyaya bakışını değiştireceğine, onu dünyaya bağlayacağına, yüzüne oturmuş öfke çizgilerini sileceğine; damarlarına şeytanın enjekte ettiği negatiflik zehrinden onu kurtaracağına inanırsa paylaşır, uğraşır, sabreder, dener. '"Değer mi" diye sormaz Sevgi böyle bir şeydir anlayana.

Hatta yetmezse şiir bile yazar( son kitabım; Bir söz, bir şiir, bir yaşam, bir adam kitabımdan)

HADİ GÜLÜMSE

Hadi gülümse;

Bak nefes alıyorsun

Ama derin, ama hafif

Nefes alıyorsun ya

Paşa gönlün ne zaman isterse

Nasıl isterse

Hadi gülümse;

Bak oturup kalkabiliyor

hatta yürüyebiliyorsun

Kimseye muhtaç olmadan

Kimselere tutunmadan,

Küçülmeden

El uzatmadan

Hadi gülümse;

Bak dizkapakların, kalçaların

El, ayak bileklerin senin

Protez, değil kafatasın

Hala senin eklemlerin

Senin çene kemiklerin.

Hadi gülümse;

Bak kalbinde pil yok

Damarlarına stentler konmamış

köprüler kurulmamış

Böbrek peşinde koşmuyorsun

Dializ sırası beklemiyor

Allahım beş dakika uyku

diye feryat etmiyorsun.

Hadi gülümse;

Bak kulakların

hala sevda türkülerini duyuyor

Eski dostlarını

ilk sevgilini hatırlıyor

iç geçiriyorsun.

Gözlerin doluyor

Çocukluğunu özlüyorsun

Hadi gülümse ;

Bak şahdamarından

yılan zehiri basmıyorlar

Saçların dökülmüyor avuç avuç

Çiğnediğin lokmanın tadını alıyor

Ağzındaki suyu yutabiliyorsun

Ve dişlerin hala senin.

Hadi gülümse;

Bak hala düşünebiliyor

Konuşabiliyor

insanları tanıyabiliyorsun.

Tuvalete kendin gidiyor

Hatta celallendinmi

"Sikerim böyle dünyayı,

böyle kaderi " diye

Kalayı basabiliyorsun

Hadi gülümse;

Bak hala toprağın üstündesin

Altında değil.

Başına ne bir tahta parçası dikilmiş

ne tuğlalarla alelacele

hudutların belirlenmiş.

ne de bir fatihaya ihtiyacın var.

Hadi gülümse;

Bak yaşıyorsun

hayattasın lan hayattasın.

Yetmiyor mu?

Yaratan hala yaşatıyor

Demek ki hala var bir nedeni

Hala bir şeyler umuyor

Ve adam yerine koyuyor seni.

Hadi gülümse;

Bak sabrını sınama yukardakinin

Bir pıhtı atıverir görürsün

Sona erer hüzünlerin,

hüsranların,

kendi yarattığın acıların.

O yüzden hadi gülümse

Dünyalar senin olsun

Sen de dünyaların....