Sedat Peker 8. videosunu yayımladı: İddialarını sürdürdü
Organize suç örgütü lideri olarak aranan Sedat Peker 8. videosunu yayınladı. Peker, Suriye’deki Bayırbucak Türkmenlerine, TIR'larla gönderdiği askeri teçhizat ve silahlarla ilgili açıklamalarda bulu
30 Mayıs 2021 Pazar 12:10
Mafya lideri Sedat Peker, sekizinci videosunu yayımladı. Peker bu videoda Suriye'ye yollanan silahlar ve Suriye sınırında yürütülen yasa dışı ticaret hakkında iddialarda bulundu.
Bir sonraki videonun "Abim" diye hitap ettiği Tayyip Erdoğan’a ilişkin olacağını ve ondan helallik alacağını ifade eden Peker, çarpıcı iddialar öne sürdü. Tırlarca silahın kendisi üzerinden SADAT organizasyonu ile el Nusra’ya gönderildiğini anlatan Peker, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı ve Murat Sancak’ın Suriye'den yasa dışı ticari faaliyetlerde rolü olduğunu öne sürdü. Peker, ham petrol, kaçak çay, ikinci el araç gibi kalemlerin ticaretinden elde edilen kârın devletin kasasına değil kendilerine aktarıldığını öne sürüp Sancak’ın Erdoğan’ın damadı eski Bakan Berat Albayrak ekibinden olduğunu işaret etti. Albayrak’ın Beylikdüzü taraflarında Murat Sancak’ın evinde kaldığını öne sürdü.
Peker ayrıca, Libya’da Ulusal Mutabakat Hükümeti Başbakanı Fayez el Sarrac’ın istifasının Libyalı iş dünyasının bütün ihalelerin Erdoğan’ın işaret ettiği şirketlere verilmesinden kaynaklı duyduğu rahatsızlıktan ötürü olduğunu, bu istifanın nedenini de Türkiye’den bir bakanın kendisine anlattığını öne sürdü.
Peker'in videosunda dile getirdiği iddialar şöyle:
"BİR DAHAKİ VİDEODA BAŞ BAŞA KONUŞACAĞIZ TAYYİP ABİ, HELALLEŞECEĞİZ"
"Sayın Cumhurbaşkanımız, Tayyip Abi, bir uluslararası komplo olduğunu, bu komplonun da merkezinde benim olduğumu ismimi geçirmeden anlattı. ‘Görecekler, bulup getireceğiz’ dedi. Devlet, bulup getirir orada bir sıkıntımız yok. Beni bulup getirmek gerçekleri değiştirecek mi Tayyip Abi? Madem ben uluslararası komplonun parçası ajansam, o zaman bundan sonraki videoyu da Tayyip Abi oturup kardeş olarak ben anlatacağım. Ne zaman tanıştık, ne zaman görüştük. Ne bir eksik ne bir fazla. Senin hiçbir gücün yokken ben vardım. Onların hiçbiri yoktu. Alkış beklemedim, ön planda olmadım, elimden ne geliyorsa onu da yaptım. Bir dahaki videoda konuşacağız Tayyip Abi, baş başa, abi-kardeş. Açık delillerle, bilinmeyen delillerle anlatımlarımı doğrulayacağım. Helalleşeceğiz."
"HALİL FALYALI'YI NEDEN ALMIYORSUNUZ; ONDA KASETLER VAR, HERKESİ ÇEKMİŞ"
"Uluslararası uyuşturucu trafiği… Ben deseydim ki 'Binali Yıldırım Başbakanlığı döneminde ülkeye sıcak para girsin diye özel gizli bir anlaşma yapıldı, bu şekilde koordinasyon kuruldu…', devleti yargılatmak için, bu kriminal olay. Eski Başbakan'ın oğlu, Venezuela ayağı, Kıbrıs’taki o para sistemi, Orta Doğu’ya gidiş.
Diyorsunuz ya, ‘Biz herkesi gidip alırız’, Halil Falyalı’yı neden almıyorsunuz? Yayımladı arkadaşlar ABD’nin kırmızı aramasını, Türkiye’de de İçişleri’nden aranıyor. Herkesi gidip alıyorsunuz, gidin onu da alın. Ama onda kasetler var. Herkesi çekmiş o da. Ben Halil’den öğrenmedim. Namuslu adamın kasetini yayımlamam. Adam çıkıp derse ki, ‘Bu anlatılan doğru’ niye yayımlayım, sapık mıyım teşhirci miyim. Beni boşa düşürecek, ben kendimi size mahcup ettirmeyeceğim.
O sivil şehit yasası var ya onun icadı da benim. Ham halini ben yolladım bir dostumuz vasıtasıyla."
"SADAT, BENİM ÜZERİMDEN EL NUSRA'YA SİLAH VE ARAÇ YOLLADI"
"MİT tırları yakalandıktan sonra kafamda şöyle bir şey oluşmuştu: Biz oraya hem toplumun duygularını yükseltmek hem de oradaki kardeşlerimize, Bayırbucak Türkmenlerine ve diğerlerine yardımcı olmak için İHA, kıyafetler, -ama sayıca çok fazla, oradaki tüm savaşçılara yetecek kadar- telsizler, çelik yelekler, onlar bunlar, tırlarca… Bu projeji düşündük. O milletvekili arkadaşımızla da konuştuk. O da düşünceyi aldı, iletmesi gereken yerlere iletti. Sonra dediler 'Biz ek tırlar verelim, sizin tırlarla beraber (gitsinler)'. Bizin tırlar 'Sedat Peker yardım konvoyu' diye gidiyor. Basına da resimler veriyoruz. Tüm ekipmanları yolluyoruz. Ama benim adıma giden diğer araçlar var. Onlar da başka yerdeki Türkmenlere gidiyor diye biliyoruz. Araçların içinde ne olduğunu bilmiyoruz, bilmiyoruz dediysem silah var, saf çocuk değiliz. Bu da normal, olması gereken şey. Ama bu MİT tarafından, askeriye tarafından organize edilmiyor. SADAT tarafından organize ediliyor, SADAT'ın içindeki bir ekip tarafından. Bunların hepsini ben kendi paramla alıyorum ama onlar hariç, onların benimle hiçbir ilgisi yok ama benim adıma gidiyor. İşlem yapılmıyor, kayıt yapılmıyor, direkt geçiş yapılıyor. Sonra ben yüklü miktarda Mitsubishi araçlar yollamaya başlayınca dediler 'Bize de biraz verir misin, orada savaşçılar…', dedim tamam, verelim. Türkmenler her yerden videolarla teşekkür ediyorlar aracı aldık diye, bir iki tanesi arapça konuşuyorlar. Sonra bizim Türkmen arkadaşlar 'Bunlar el Nusracı' dedi. Bizim diğer arkadaşlar da 'Bu gidenler el Nusra'ya gidiyor' diyor. Evet, benim üzerimden gidiyor. Samimi yapıyorum. Ama ben yollamadım, SADAT'çılar yolladı. O tarihte demiştim ki bunlara (el Nusra'ya) bu silahları veriyorsunuz, bunlar bizim Şii Türkmenlerle savaşıyor, bizim insanımız, anlat bilelim. Bilelim ne oluyor, bizim üzerimizden gidiyor. Herkes diyor ya Sedat Peker getirdi silahları. 'Yeni dengeler kuruluyor, şöyle böyle…'"
"SURİYE'DEN YASA DIŞI TİCARET KÜLLİYE'NİN, MT GRUP'UN VE EL NUSRA'NIN ONAYIYLA YAPILIYOR"
"Pandora'nın ilk kutusunu açalım bakalım. Suriye'de ticaret yapmak için ne yapmanız lazım biliyor musunuz? Metin Kıratlı Bey var, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı, Külliye'de. Ona gideceksiniz. Ama bir iki kamyonluk alışverişleri söylemiyorum. Kaçak ham petrol, çay, şeker, alüminyum, bakır, ikinci el araba… Bunlar milyarlarca dolar, büyük para. Suriye mücadelesi için parayı kim verdi? Biz. Devlet vermedi mi, devlet. Kim şehit oldu, millet. Şimdi orada yapılan ticareti anlatacağım. Siz oradan (Metin Kıratlı'dan) onayı aldıktan sonra sizi MT Grup'a yolluyorlar. Murat Sancak, Ramazan Öztürk, tüm hiyeraşi orada. Onların da onayı geçtikten sonra kime gidiyorsunuz; el Nusra'nın iktisat sorumlusu var, Ebu Abdurrahman, Ebu Şeyma ismini de kullanıyor. Şu anda da ticaret böyle yapılıyor. Benim bu anlattığımın dışında orada büyük iş yapamazsın."
"BERAT ALBAYRAK, İSTANBUL'DA MURAT SANCAK'IN EVİNDE KALIYOR"
"Berat Albayrak nerede biliyor musunuz? Hep arıyorsunuz ya. Murat Sancak'ın evi var Hadımköy Beylikdüzü taraflarında, orada kalıyor. Beraberler."
SOYLU SORUSU: "BU KADAR NASIL BÜYÜR BİR ŞİRKET BİR ANDA"
"Soylu benim Kia'm var demişti ya, bir sorar mısınız, son 4 senede, İçişleri Bakanlığı döneminde bu ülkedeki ne kadar büyük holding var, kurum kuruluş var hepsi bunun şirketine geçti. Bu makamı suistimal etmek değil mi, bu da suç. Bu kadar nasıl büyür bir şirket bir anda? Açıklasınlar poliçeyi. Diyor ya 'Ben poliçe kesince çok mutlu oluyordum' diye, ben de mutlu olurum… Kes poliçeyi gelsin paralar, paket paket, çuval çuval."
SADAT NEDİR?
"Özel Harp Daire Başkanlığı'nda görev almış, Yeni Akit yazarı Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi’nin başkanlığında, yabancı orduların personeline eğitim vermek üzere savunma ve danışmanlık şirketi kuruldu.
Daha sonra SADAT Kurucusu Adnan Tanrıverdi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın başdanışmanı oldu. SADAT, Suriyeli cihatçıların silahlandırılması, eğitilmesi ve finanslandırılması konusunda sık sık gündeme gelmişti. RS FM’de Yavuz Oğhan’ın programında konuşan Tanrıverdi, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile görüştüklerini söyleyerek "Onlar yardım talep etti, biz de devlete ilettik” demişti.
CHP Milletvekili Fikri Sağlar o dönem Başbakan olan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde; "SADAT, Tayyip’in silahlı örgütü mü" diye sormuştu.
MURAT SANCAK KİMDİR?
Sedat Peker'in "Berat Albayrak evinde kalıyor" dediği Murat Sancak, MT Grup Yönetim Kurulu Başkanlığı ile BMC Yönetim Kurulu Üyesi görevlerini yürütüyor. Ayrıca Adana Demirspor'un Başkanlığını yapıyor. Murat Sancak, AKP ile yakın ilişkileri olan Ethem Sancak'ın da kuzeni.