Türk siyasi tarihinin parlayan yıldızı
30 Mart yerel seçimlerinde Marmaris Belediyesi, Belediye Başkanlığı Aday Adaylığı sürecinde ve sonraki dönemlerde ekibi ile birlikte Sayın Başbakanın tüm etkinliklerinde ve Mitinglerinde yanında bulunup destekçisi olmaya gayret eden,
15 Ağustos 2014 Cuma 10:40
30 Mart yerel seçimlerinde Marmaris Belediyesi, Belediye Başkanlığı Aday Adaylığı sürecinde ve sonraki dönemlerde ekibi ile birlikte Sayın Başbakanın tüm etkinliklerinde ve Mitinglerinde yanında bulunup destekçisi olmaya gayret eden, Akdeniz Üniversitesi Personel Daire Başkanı Hüsnü GÜLEZ’e Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın seçim zaferi ile ilgili düşüncelerini sorduk.
Gülez, “Siyasi hayatına başladığı günden buyana sürekli yükselişine alışık olduğumuz Sayın Cumhurbaşkanımızın geldiği nokta tüm Türkiye’nin ve dünyanın takdiri ile karşılandı”dedi.
Bu arada siyasi yaşamında yoluna çıkan tüm engelleri siyasi dehasıyla aşmasını bilen Recep Tayyip Erdoğan’ın, Kaderinin çizdiği yolda emin adımlarla ilerlemesine hep birlikte tanıklık ettik. Tabi ki bu yükselişinin geçmişine bir göz atmak gerekirse Erdoğan’ın yaşadıkları ve Türkiye Cumhuriyetine iktidarları döneminde yaşattıkları destansı hikâyeyi göz ardı etmememiz gerekir.
Hüsnü Gülez, Bu çerçevede Sayın Cumhurbaşkanımızın siyasi yaşamına dönüp bakıldığında nelere şahit olduğumuzun kısa bir değerlendirmesini yaptı. Gülez, “Tarih 21 Nisan 1998, DGM İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ilişkin hükmünü açıklamıştır. 1 yıl hapis ve 860 TL para cezası. Tarih 24 Eylül 1998, Yargıtay 8. Ceza Dairesi hapis süresini 10 aya indirerek cezayı onadı. Tabir yerindeyse darbe yanlısı olan kararın mimarlarında post modern darbe 1000 yıl sürecek diye nutuk atıyorlardı. Ama bu post modern darbe denilen şeyin 24 kasım 2002 de izleri silinmeye başlanacaktı” Dedi.
Hüsnü Gülez,”o dönem yaşananlara ışık tutarak, Kararın açıklandığı gün darbe yanlısı gazetelerde çıkan haberleri takip edenler iyi hatırlar kimilerine göre fazilet partisinin liderliği elinden gitti kimilerine göre köye bir muhtar bile olamayacaktı. Sayın cumhurbaşkanımızın üzerinde inanılmaz bir psikolojik harekat kurulmuştu. O yıllarda cumhurbaşkanımız 44 yaşındaydı tam verimli olacağı zaman tası tarağı toplayıp artık köyüne dönecekti. Ama geçmişinde siyasete ayırdığı 22 yılı vardı öyle hiç küçümsenecek bir rakam değildi. Dahası Erbakan gibi birisinin yanında yetişmişti. Sayın cumhurbaşkanımız Minareler süngümüz, kubbeler minfer, Camiler kışlamız , müminler asker diye başlayan ziya Gökalpin şiirinden dolayı ceza almıştı. O günleri hatırlayalım binlerce insanın önünde bu şarkı burada bitmez diyerek halkın dualarıyla ve 1980 darbesinde idama mahkum edilen Necdet adalıya yazılmış olan şafak türküsüyle ceza evine uğurlanıyordu. Tayyip Erdoğan’ın karizmasını ve potansiyelini gören vesayetçi anlayış hüküm giymesine sebep olmuştu. Yalnız maraton koşucusu için böyle bir hükmün fazla bir önemi yoktu çünkü koşacağı daha çok mesafe vardı. Bugünkü muhalefet Tayyip Erdoğan’ın başarısı karşısında bahane bulmaktan kendini alamamış sürekli cumhurun başına da hakaret etmekten geride kalmamıştır. Burada 9 defa seçim kazanmış birisi olan sayın cumhurbaşkanımızdan muhalefet yararlanamamış bari siyaset bilimciler yararlansın. Peki, Neden hep sayın cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan kazanıyor diye konuştu.
Sayın Cumhurbaşkanımızın her şeyden önce samimi dürüst ve içten olmasını işaret eden Gülez,
“Egemenliği yalnızca milletle paylaşmasıyla, Birilerinin önemsiz gördüğü ve küçümsediği ayrıntılara dikkat etmesiyle hedefine ulaşıyor. Türk ulusunun da mutluluğu ve refahı için tüm enerjisiyle çalışıyor. Allah dürüst ve ülkesi için çalışanların yar ve yardımcısı olsun” dedi.