YAĞMURLU BİR GÜNDE FETHİYE..
16 Ocak 2012 Pazartesi 16:43
Gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Temel Irmak hafta sonunu, Muğla’nın önemli turizm merkezlerinden Fethiye’de geçirdi. Zaman zaman yağmurlu zaman zaman güneşli bir Fethiye günü yaşayan Irmak izlenimlerini siz değerli okurlarımız için paylaştı. Fethiye’de yaşanan değişimi, il olacak kadar büyüklüğünü ve güzelliklerini, önemli turistik alanlarını sizler için yorumladı.
Marmaris’in sessizliğinden kurtulup, hafta sonumu Fethiye’de geçirmek üzere, cuma günü öğleden sonra yola çıktım. Yorulmuştum, sessiz ve sakin bir ortamda kafamı dinlemeliydim. İki yüzlü insanların olmadığı, söz verip de sözünden dönenlerin olmadığı ve sadece kafamı dinleyeceğim bir ortam olmalıydı.
En iyisi Fethiye’di. Fethiye’ye arada da olsa bazen giderdim. Cuma akşamüzeri vardım. Sevgili dostum Mehmet Divarcı’yı arayıp, kışın açık bir otel önermesini istedim. Mehmet kardeşim Pırlanta Otel’i önerdi. İyi ki önermiş, iyi bir turistik bir oteldi. Yerleştikten sonra, yağmur yağmasına rağmen sokağa çıktım. Arabayla çıkıp bir güzel Fethiye’yi Çalış’a kadar turladım. Şat cafe de oturup çay içtim. Bir yanımda deniz bir yanımda göl vardı. Tertemiz bir hava. Martılar denizin üzerinde çılgınca birbirleriyle yarışıp, denizin içinden balık kapmaya çalışıyordular. Ben ise, yılların üzerimde bıraktığı yorgunluktan kurtulmaya çalışıyordum.
Samsun’dan teyzemin torunu “Öğretmen Kemal” adlı dizisinde oyunculuk yapan Umut ve Üniversite’den arkadaşlarıyla Hisarönü’ye gittik. Kışın olması nedeniyle o yaz aylarındaki kalabalık ve coşku olmamasına rağmen, birkaç mekan açıktı. Arkadaşlara eğlenceyle işim pek olmaz. Zaten bu yaştan sonra da gürültünden rahatsız oluyorum. Siz kafanıza göre takıl diyerek, etrafta dolaşmaya çıktım.
Kayaköy
Uzun yıllar Muğla ilinin Marmaris ilçesinde yaşamama rağmen üstelik Fethiye’ye onlarca kere gitmiş birisi olarak Kayaköy’e hiç gitmemiştim. Mimari yapısına görür görmez hayran kaldım. Eski bir Yunan köyü olan Kayaköy yıkılma aşamasına gelmesine rağmen o eski evler yerlerinde hala o ilk günkü güzeliyle duruyordu. Kayaköy’deki ilk izler antik Likya uygarlığının Karymlassos kentine ait. Kayaköy, kimi kaynaklara göre 11. yüzyılda, kimilerine göre ise 14. yüzyılda bölgede yaşayan Rumlar tarafından Likya uygarlığının kalıntıları üzerine kuruluyor. Evliya Çelebi’nin “Seyahatname”sinde de sözü geçen ve Rumca ismi Levissi olan Kayaköy’ün, 20. yüzyılın başına kadar zengin bir kent olarak yaşamını sürdürdüğü biliniyor.
Yine de taş yollar, meydanlar, hemen hemen bütün evlerin köşe ocakları, taş ocakları, spiral tuvaletleri, sarnıçları ve çakıl taşlı döşemeleri kentin kültür zenginliğini gösteriyor. Mimarlar Odası ve Türk Yunan Dostluk Derneği öncülüğü ile Kayaköy’ün barış ve dostluk köyü olarak yaşatılması için 1988 yılında bir proje oluşturuldu. Bu proje Bayındırlık Bakanlığı tarafından da benimsendi. Üçüncü Derece Kentsel ve Arkeolojik SİT Alanı ilan edilen köy, Özel Çevre Koruma Bölgesi içinde de yer alıyor.
Bayındırlık Bakanlığın bir an önce yıkılmak üzere olan evlere önlem almadır.
Gazeteci olduğumdan dikkatimi daha çok çekti. 1912 yılında “Kayra” adında gazete çıkarıldığı öğrendik.
Çevresi dolaşıp, fotoğraflar çekildikten sonra, gözleme ve ayran keyfi bambaşkaydı.
Yazın Kayaköy’e tekrar gideceğim. Ama Kelebekler Vadisi, Kabak Koyu, ve Babadağ’a mutlaka uğrayacağım. Oraların güzelliklerini yaşamak istiyorum.
Fethiye Belediye’sinin Basın ve Halkla İlişkiler Sorumlusu dostum Mehmet Divarcı’yla, Fethiye sokaklarında yürüdük. Hatta “kardeşim hep başkan Behçet Saatcı’yla dolaşacak değilsin ya” dedim. Sahilden Çalış yönüne yürüdük. Yürüyüş sırasında önümüze çıkan Türk Büyüklerinin heykellerini görünüp inceleme yaptık. Hatta 2. Etap Sahil Bandında güneş saatinin kırılması, sarmaşıkların kesilmesi olayı Başkan Saatcı’yı çok üzmüş.
2 günlük bir tatilde olsa, kendime hiç zaman ayırmadığımı düşündüm. Hayatımız hep bir döngü içerisinde geçmiş. Bundan sonra sizlerde ara sırada olsa, kendinize vakit ayrınız. Dünyanın ve hatta yakınımızdaki değerlerin farkına varalım. Bizde geçte olsa, güzellikleri yaşamaya yaşıyoruz.
“Allah’a Emanet Olunuz”