YAZARLIK ÜSTÜNE
04 Aralık 2018 Salı 11:55
Yazarlık zor meslektir. Bir kitap yazmak doğum yapmak gibidir. Sancılıdır, yorucudur, zaman alır, ezlyetlidir. Ama tamamlayınca yaşamınız değişir. Patır patır bir adrenalin patlaması hissedersiniz içinizde. Heyecanlanırsınız, çok heyecanlanırsınız. Elinizde tuttuğunuz yalnızca bir kitap değil ömünüzün belki altı ayı belki bir yılı, belki daha fazlasıdır. Kitabınızı göğsünüze bastırırsınız, öpersiniz koklarsınız bir emzirmediğiniz, çiş tutmadığınız kalır.
Kitaplarınız basılıp elinize geçtikten sonra güzel olaylar yaşarsınız, öyle duygulandığınız, anılarınız olur ki, bütün yorgunluğunuzu unutursunuz. Bunlar parayla pulla satın alınmaz, alınamaz. Şimdi bu anılarımın bazılarını sizlerle paylaşıyorum.
Marinada ki mağazamızda oturuyorum. İçeri genç bir çift girdi. Kız türbanlı, nasıl güzel bir yüz, kocaman gözler, bakımlı, nasıl bakımlı. "Güven Bey sizsiniz değil mi hocam" diye sordu." Evet benim" dedim. "Sizinle tanışmak için geldim ben okurunuzum" dedi, boynuma sarıldı, ağlamaya başladı. Ama nasıl bir ağlama, mağazanın ortasında kala kaldım. Bir yandan duygulandım, bir yandan, türbanlı kadınlar ve kızlar hakkında düşündüklerimden utandım. Sonunda yavaş yavaş sakinleşti. Bir bardak su ikram ettim. Elimi tuttu, gözgöze uzun süre sohbet ettik. Bütün kitaplarımı tek tek imzalattı satın aldı. Gitmeden bir daha sarıldı." Artık ağlamak yok" dedim. Öyle güzel güldü ki. Yanaklarında ki gamzeler de güldüler.
Yine mağazada oturuyorum. Orta yaşlı, utangaç biri girdi mağazaya. Doğru bana geldi. "Güven hocam eşim bana sizin bir kitabınızı verdi. Biliyor musunuz ben hayatımda hiç kitap okumadım. Sizin kitabınıza istemeye istemeye bir başladım elinden bırakamadım. O kadar etkilendim ki. Sizi merak ettim, Köyceğizden geldim tanışmak için" dedi. "Al o zaman" dedim. Eşinin ismine "Kanadolu" kitabımı imzaladım hediye ettim "Bunu eşine ver, sen de ona sürpriz yap. Elimi öptü sevine sevine gitti.
Bir telefon aldım. Hattaki beyfendi önce kendini taktim etti. Sonra "Güven Hocam ben 75 yaşındayım. Biraz önce sizin " Blok yazıları, Yasemin&Güven kitabınızı bitirdim. Eşim mutfakta yemek yapıyordu Kitabı masanın üstüne koydum. Ben hislerini gösteremeyen biriyim. Gittim eşine sarıldım. Şaşkın şaşkın yüzüme baktı. "Ben seni seviyorum biliyor musun? dedim. 55 yıldır evliyiz ilk defa "Seni seviyorum" dedim eşime. Eşiniz ne yaptı diye sordum. Sandalyeye yığıldı kaldı ve ağlamaya başladı sonra da çocuklarımızı aradı olayı anlattı. Allah sizden razı olsun bana 55 yıl sonra eşime onu sevdiğimi söylettiniz dedi.
Bana "Her yemeğe oturduğumda, sizin kendinize yaptığınız yumurta yazınızı hatırlıyor, inşallah Güven Bey şimdi güzel bir şeyler yiyordur diye dua ediyorum diye yazan okuyucum var.
Ablam Suzan Sivas'taki yaşamınızı anlatan ilk kitabım " Kabakyazısı, Bir Sivas'lının Anılarını başucu kitabı yaptı. Belki 100 kez okudu Her okuduğunda bana dua ediyor.
Yaa güzel insanlar. Yazarlık zor meslek ama bakın neler oluyor nelerle karşılaşıyorsunuz. Sizlere sadece bir kaç örnek verdim. İşte bu yaşadıklarım bana bütün yorgunluğumu unutturuyor ve hemen yeni bir sayfa açıp yazmaya devam ediyorum. Altı adet kitap ve binin üstünde öykü yazmışım son dört yıl içinde ve hala da yazmaya devam ediyorum.
Ve sizler canlarım; bakın bana sahip çıktınız, beni kırmadınız, kitaplarını satın aldınız. Yeni kitabım sizlerin desteği ile basılıyor.
En geç bir hafta içinde yeni kitap (Hatmi Adam) basılıp geliyor. Çok heyecanlıyım. Siz de heyecanlanın çünkü ORTAK PROJEMİZ.
Hepinizi öpüyorum. I Kiss you. Tekrar tekrar teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun.