EFSUN YILMAZ - Ülkesindeki iç savaştan kaçarak eşi ve çocuklarıyla Türkiye'ye sığınan Suriyeli Muhammed Abdülaziz, İzmir'de oğlundan nakledilen böbrekle yeniden sağlığına kavuştu.
Ülkesinde çiçekçilik yaparak geçimini sağlayan 53 yaşındaki Abdülaziz, yaşadığı sıkıntıları, Türkiye'ye gelişini ve ameliyat sürecini AA muhabirine anlattı.
Suriye'de son yıllarda yaşamanın bile zor hale geldiğini, insanların iç savaş nedeniyle artık evinden bile çıkamadığını dile getiren Abdülaziz, sağlık sorunlarının da ortaya çıkmasıyla Kamışlı'dan ayrılmak zorunda kaldığını ifade etti.
Oğlu İdris ve eşi Veciha ile yola çıktığını söyleyen Abdülaziz, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan sayesinde şubat ayında Türkiye'ye girebildik, o bize kucak açtı. Önce Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesindeki kampta bir süre kaldık sonra da İzmir'deki yakınlarımızın yanına yerleştik" dedi.
Kadifekale'de yaşamaya başladığını ve böbrek hastalığı nedeniyle İzmir'deki hastanelere başvurduğunu anlatan Abdülaziz, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde 2 ay süresince diyaliz makinesine bağlandığını kaydetti.
Oğlu İdris ile kan ve doku uyumunun sağlanması üzerine doktorların da önerisiyle ameliyat masasına yattığını dile getiren Abdülaziz, şöyle konuştu:
"İki hafta önce ameliyat oldum ve şimdi artık sağlığıma kavuştum. Ülkeniz beni insan yerine koydu. Başbakan Erdoğan da doktorlarınız da iyi davrandı, devletinize de size de baba demek istiyorum. Suriye'de ameliyat için tek yol olarak Şam'daki hastaneleri göstermişlerdi, oraya savaş koşullarında ulaşmak ve sağlığıma kavuşmak imkansızdı. Herkese çok teşekkür ediyorum."
Muhammed Abdülaziz'in 3 aylık evli oğlu İdris Abdülaziz de (23) hem savaş ortamından uzaklaştığı hem de babasını sağlığına kavuşturduğu için son derece mutlu olduğunu ifade etti.
Savaş bitmeden ülkesine dönmek de istemediğini belirten İdris Abdülaziz, "İnsanlarınız çok iyi, insan gibi yaşamayı burada öğrendik" diye konuştu.
- Yakında taburcu olacak
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cüneyt Hoşcoşkun da 1987 yılından bu yana böbrek nakli yaptıklarını, bin 600 civarında böbrek nakli gerçekleştirdiklerini belirtti.
Hastanede sadece İzmir ve Ege Bölgesi'nden değil, tüm Türkiye'den hatta yurt dışından hastaları ameliyat ettiklerini anlatan Hoşcoşkun, son haftalarda Suriyeli sığınmacıları da kabul ettiklerine işaret etti.
Gece gündüz, hafta içi veya hafta sonu demeden çalışmayı sürdürdüklerini, milliyet farkı da gözetmediklerini söyleyen Cüneyt Hoşcoşkun, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Suriyeli hastamız bize geldiğinde böbrek yetmezliği tablosu içindeydi, kilosu da oldukça fazlaydı. Kan ve doku uygunluğuna baktıktan sonra canlıdan böbrek nakli gerçekleştirdik. Bu yaştaki ve kilodaki, iyi bakılmamış hasta için ekip olarak iyi bir performansla nakil yaptık. Son derece dikkatli ve titiz çalıştık. Hastamızın şu anda durumu oldukça iyi, birkaç gün içinde taburcu edeceğiz. Ameliyatı Sağlık Bakanlığı karşıladı, onların desteği için teşekkür etmemiz gerekiyor. Biz de tıbben elimizden geleni gerçekleştirdik. Ancak arkamızdaki güç, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin gücüdür."
Prof. Dr. Hoşcoşkun, organ naklinin artması için kadavradan nakil sayısının da artması gerektiğine değinerek, bağış konusunda vatandaşların daha duyarlı davranmasını istedi.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı'ndan Doç. Dr. Mümtaz Yılmaz da yabancı uyruklu hastanın belgelerinin Suriye'den getirilmesi konusunda zorluklar yaşadıklarını ancak gecikmeden ameliyatı gerçekleştirdiklerini kaydetti.
Muhabir: Efsun Yılmaz
Yayınlayan: Nevbahar Kabaklı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.