Diyanetin bütçesi personel odaklı

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesinin tamamiyle personel giderleri odaklı ve çok az yatırım giderleri olan bir bütçe olduğunu söyledi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Diyanet İşleri Başkanlığı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı ile Türkiye İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA)’nın 2014 yılı bütçelerine ilişkin sunumda, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın, Anayasa ve yasalar çerçevesinde kendisine verilen görev ve yetkiler doğrultusunda görevini yurtiçinde ve dışında başarıyla yerine getirdiğini belirtti. 

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bütçesinin yapılan görevler düşünüldüğünde yeterli olmadığını söyleyen Bozdağ, şöyle devam etti:

"Her ne kadar başkanlığımızın bütçesi, Türkiye'deki bakanlıkların bütçesinden daha büyük olduğu şeklinde eleştiri konusu yapılsa bile, bu bütçe tamamiyle personel giderleri odaklı ve çok az yatırım giderleri olan bir bütçedir. Bütçenin yüzde 94'ü personel giderlerine gidiyor. Bu önemli bir rakamdır. Bu rakamın eleştirilmesini doğru bulmuyorum. Eğer, 'Diyanet İşleri Başkanlığı yurt içinde ve dışında milletimizin birliği ve beraberliği için çok önemli görevler ifa ederken yatırım bütçesi niye bu kadar az? Bunu artırmak lazım'şeklinde bir eleştiri olsa onu kabul edeceğim."

Bozdağ, muhalefet sıralarından yükselen "Eleştiri olacak tabii" itirazları üzerine, her türlü eleştiriye açık olduklarını ve herkesin görüşlerini dinleyeceklerini vurguladı.     

TİKA

TİKA'nın, Türkiye'nin dış politikasındaki en etkin yumuşak güçlerinden biri olduğunu söyleyen Bozdağ, bu kurumun kalkınma yardımları konusunda dünyada bir model oluşturduğunu vurguladı. 

Ajansın 1992 ile 2002 yılları arasında faaliyet gösterdiği ülkelerdeki gerçekleştirdiği proje sayısının 2 bin 241 iken 2002-2012 arasında 12 bin 964 projeyi hayata geçirdiğini anlatan Bozdağ, "Bu, tartışmasız bir başarı hikayesi, büyük bir artış, büyük bir gelişmedir" diye konuştu.

Bozdağ, TİKA ve 70 sivil toplum kuruluşunun işbirliğinde geçen yıl 150’ye yakın proje ve faaliyet gerçekleştirildiğini kaydetti. 

Merkezi Londra olan "Kalkınma İnisiyatifleri" adlı bağımsız kuruluşun hazırladığı Küresel İnsani Yardım Raporu’na göre, Türkiye'nin insani yardımlar alanında harcadığı 1,04 milyar dolarla İngiltere’nin hemen ardında yer aldığını ve dünyada 4. olduğunu belirten Bozdağ, bu artışta Suriyeli mülteciler için harcanan barınma ve gıda yardımının payının oldukça yüksek olduğuna işaret etti.

"Türkiye Bursları"

Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı'nın çalışmaları hakkında da bilgi veren Bekir Bozdağ, bu kurum için "Türkiye'nin diasporası" demenin yanlış olmayacağını vurguladı. Türkiye’nin nitelikli öğrenciler için çeşitli fırsat ve imkanlar sunarak bir cazibe merkezi haline getirilmesi doğrultusunda yapılan mevzuat değişiklikleriyle sağlık sigortası yardımı ve öğrenim ücreti muafiyeti getirildiğini hatırlatan Başbakan Yardımcısı Bozdağ, ayrıca yurtdışında bulunan 6 bin civarında tutuklu ve hükümlü Türk vatandaşının bulunduğunu ve bu kişilere ilişkin verilerin toplanması çalışmalarına başlandığını da söyledi.

Ahıska Türkleri ile ilgili önemli çalışmalar yürütüldüğünü ve AK Parti hükümeti döneminde 27 bin 728 Ahıska Türkünün vatandaşlığa kabul edildiğini hatırlatan Bozdağ, Gürcistan hükümeti ile işbirliğinde yürütülen çalışmalar kapsamında da bin civarında kişiye geri dönüş statüsü verildiğini ifade etti.

Uluslararası öğrenciler

Eğitim alanında kurumun yaptığı çalışmalara da değinen Bozdağ, ABD, İngiltere, Avustralya, Kanada gibi uluslararası öğrencilerden büyük gelir elde eden ülkeler olduğuna dikkat çekerek, bunun olumlu siyasi ve sosyal etkilerinin olduğunu da belirtti. Bu konuda bir strateji belgesi hazırladıklarını ifade eden Bozdağ,  bu çerçevede geçen yıl tüm bursları birleştirerek Türkiye Bursları adını verdiklerini anlattı. 

Bu yıl Türkiye'ye müracaat eden öğrenci sayısının geçen yıla göre katlanarak 56 bine çıktığına işaret eden Bozdağ, şunları kaydetti:

"Bunun anlamı Türkiye'nin tercih edilen bir ülke durumuna geldiğidir. Ama bu konuda bir sıkıntımız var, o da bizim vakıf ve diğer üniversitelerimizin kapılarını uluslararası öğrencilere açma konusunda çekingen davranmalarıdır. Biz, 2012 yılında 4 bin 300 civarında Türkiye burslarıyla öğrenci aldık. 2014 yılında  ise 5 bin 500 öğrenci alacağız. Ama bunun dışında kendi parasıyla Türkiye'de okumak isteyen pek çok uluslararası öğrenci var. Üniversitelerimiz bu konuda parasıyla okumak isteyenlere karşı da yeteri kadar rahat davranmamaktadır. 

Burada bu üniversitelere bir çağrı yapıyorum. Dünyada bu pazar ortada. Türkiye'nin bu pazardan aldığı pay da ortada. Biz bu konuda önemli adımları atıyoruz. İnşallah ülkemizi bu alandan ileride en çok payı alan, burslu okuttuğunun en az on katını kendi namı hesabına okuyan öğrencilerin olduğu bir Türkiye dönüştüren adımı hep beraber atacağız."

TEMİZ MARMARİS İÇİN TER DÖKÜYORLAR
Mustafa Deliveli GETOB'a Veda Etti
Marmaris Belediyesi Spor Futbol A Takımı Süper Amatör Ligi'nde devam edecek!
İNGİLTERE 2025 İÇİN DÜĞMEYE BASTI  
BERAT, ŞİMDİ "ZALİM" DİYECEK
Özdağ, İktidarın Orta Vadeli Programı: Andersenden masallar
Büyükşehir'den Bozburun ve Mahalleleri Su sorunları hakkında açıklama
MGD Üyeleri Marmaris Başsavcısı Fatmagül Yörük'ü ziyaret etti
Marmaris Bld.Spor'da Erdem Karaosmanoğlu dönemi başladı
Muğla Milletvekili Gizem Özcan: Bodrum’daki Orman Alanını Neden Yapılaşmaya Açıyorsunuz?