“ÇÖZÜMÜN NE OLDUĞUNU ZAMANI GELİNCE SANDIKTA GÖSTERECEĞİZ”
Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz hakkında, partisinin çözüm önerilerini vatandaşla paylaşan Girgin, pazaryerindeki boşluğun en başta dikkati çektiğini, pazarcıların ise “Vatandaşta nakit olursa olur pazar. Kimsede nakit yok ki… Alım gücü zayıfladı. Çözümün ne olduğunu zamanı gelince sandıkta göstereceğiz” dediğini aktardı.
Girgin gözlemlerini ve diyalogları şöyle aktardı:
“VERDİKLERİ YERLERE ÇOK ÇOK VERİYORLAR BİZE GELDİ Mİ KAŞIĞIN UCUYLA VERİYORLAR”
Bir iç çamaşırı satıcısı esnafla konuştuğumuzda, bize geçen seneye göre maliyetlerin yüzde 150 arttığından dolayı, indirim yapamadığını aktardı. “Başımızdakiler bizi düşünmüyorsa biz ne yapacağız? Verdikleri yerlere çok çok veriyorlar bize geldi mi kaşığın ucuyla veriyorlar. İç çamaşırı geçen sene 5 liraydı, bu sene 40 lira. Alan da satan da zorlanıyor. Sabahtan beri müşteri yok. Günde 10 müşteri gelse, 7 liradan kâr etsek, 70 lira yapar. Pazara gelmek için 150 liralık sadece mazot gidiyor” şeklinde kendisini ifade etti.
“İMKÂNIM OLSA BU İŞİ BIRAKSAM… AMA YOK”
Kendi tarlasından ürünleri getirip satan çiftçi bir çift “Çiftçinin hali perişan. Mazot pahalı, gübre pahalı ilaç pahalı. Fide pahalı. Elektrik pahalı. Karnımız doyasıya çalışıyoruz. Sattığımız 5 kuruş, para kazanamıyorum.İmkanım olsa bu işi bıraksam… Ama yok. Çocuğum servisle gidip geliyor, ona para yetiştiremiyoruz. Ama mecburuz bu işi yapmaya” diyor.Patates satan bir seyyar manav “Afyon’dan patatesi tarlada 8 lira alıyorum.10 liraya burada satıyorum. Nakliye parasını koyduğumda şu an zarar ediyorum.”
“YERİMİZ KAYBOLMASIN DİYE DÖK TOPLA YAPIYORUZ”
Domates salatalık satan bir kadın esnafımız “Kendi sigortam 2100 lira, eşimin sigortası 2500 lira, dükkan kiram, mazot parası, köprü parası var. Gerçekten para kazanamıyoruz. Şu gördüğünüz poşet 45 lira olur mu? İşin içinden çıkmak çok zor da…Artık biz de çaresiziz. Sandığı bekliyoruz hayırlısıyla” diyerek durumunu anlatıyor.
Başka bir esnaf “İşerimiz kesat abi. Dök Topla. 1 yıldan beri aynı. Yerimiz kaybolmasın diye gelip döküyoruz, sonra topluyoruz malları” diyor.
ALTININ FİYATI GEÇEN SENE 235 LİRAYDI, BİZ BU SENE 250 LİRAYA ANTEP FISTIĞI SATIYORUZ. SARRAF MUAMELESİ GÖRÜYORUZ
Kuruyemiş satan bir kardeşimize geçen seneki ve bu seneki fiyatları sorunca şöyle dert yanıyor: “Fiyat artışları afaki şekilde. Geçen seneye 110 liraya antep fıstığı satıyorduk, bu sene 250 lira. Fındık geçen sene 60-70 liraydı, bu sene 150 lira. Badem 80-100 liraydı, şu an 200-220 lira. Hakeza yeni mahsül fıstık 60-70 lira geçen sene 25 lira idi. Yaş üzüm 15-20 liraydı, yeni mahsülle 50-60 liraya çıktı.
50 GRAMIN PAZARLIĞI OLMAYA BAŞLADI
Yüzde 200-300 gibi artışlar var. Maliyetler de arttı. Geçen sene 15 liraya aldığımız çerez poşeti bu sene 50-60 lira. Plastik kaplar aynı şekilde, 55 ‘ten 150’ye çıktı. 6 Pazar geziyorum. Geçen sene 300 liralık mazotla 3 gün Muğla pazarlarını geziyordum. Şimdi 1500 lirayla geziyorum. Önceden eleman masrafım vardı, şimdi eleman bile çalıştıramıyorum. Altının fiyatı geçen sene 235 liraydı, biz bu sene 250 liraya antep fıstığı satıyoruz. Sarraf muamelesi görüyoruz. 50 gramın pazarlığı olmaya başladı. 150 gram çerez almak lüks oldu. Kimse fiyatlara dur demiyor.”