AA muhabirine açıklamada bulunan Fetih Hareketi liderlerinden Enver Bedir, "İsrail ordusu, Silvan kasabasında Ra's el-Amud Mahallesi'ndeki Silvan Kulübü'ne baskın yaptı ve Arafat'ın anılmasına izin vermedi. Bu nedenle şiddetli çatışmalar çıktı. Olay esnasında İsrail askerleri göz yaşartıcı bomba kullandı" dedi.
Suçlulara çok yaklaştık
Öte yandan Yasir Arafat Müessesesi Başkanı Nasır El-Kudve, Ramallah'ta düzenlediği basın toplantısında, Arafat'ın ölümünün sorumlusunun İsrail olduğunu iddia ederek, Filistin yönetiminden, ilk adım olarak İsrail'in kınanması için Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na gidilmesi yönünde karar almasını istedi.
"Adım adım gerçeğe doğru gitmeliyiz" diyen Kudve, "Önce İsrail'in sorumluluğu netleştirilmeli, sonra İsrail yönetimi suçu itiraf etmeli ve suçlular yargılanmalı" ifadesini kullandı.
Arafat'ın ölümünün, zehirleme yoluyla gerçekleştirilmiş siyasi bir suikast olduğunu söyleyen Kudve şöyle devam etti:
"Olayın başından beri bu bağlamda pek çok delilden söz ettik. İsrail'in Arafat'ın hayatını tehdit eder boyutta bir askeri kuşatma uyguladığını belirttik. Arafat'ın ölümünden sonra Fransız doktorların yaptığı açıklamalarda olayın sıradan bir ölüm olmadığını ve zehirlenme olasılığının bulunduğunu destekler mahiyetteydi. İsrailli pek çok yetkilinin Arafat'a ilişkin "cezalandırılması gereken bir düşman" olduğuna yönelik açıklamaları vardı. Daha sonra İsrail'de Arafat'ın yok edilmesi kararı verildi ve nedeni tam olarak açıklanmayan esrarengiz bir ölümle Arafat'ın hayatı son buldu"