Çağlayan: “Gerçekten trajik bir olay ve ardından yaşananlarla üzüntü veren bir duruşma. İşlenen cinayet gerçekten korkunç. Bir kadın önce bayıltılıyor ve boğularak öldürülüyor.
Cinayetin ardından yaşanan tartışmalar ise çok daha ürkütücü.
Her şeyden önce ortada vahşice öldürülen bir kadın var. Bu cinayeti hafifletecek hiçbir gerekçe olamaz.
İktidar çevreleri bir türlü içselleştiremese de bizim taraf olduğumuz İstanbul Sözleşmesi kadına karşı şiddeti bir insan hakkı ihlali ve ayrımcılık türü olarak tanımlıyor.
İyi Parti'nin de kadına şiddet konusunda asla taviz vermeyen ve hassas bir yaklaşımı var.
Kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi, şiddet mağdurlarının korunması, suçların kovuşturulması, suçluların cezalandırılması ve kadına karşı şiddet ile mücadele konusunda duyarlıyız.
İstanbul Sözleşmesi de kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önleme, bunlarla mücadelede temel standartları ve devletlerin bu konudaki yükümlülüklerini belirliyor.
İYİ Parti bu uluslararası insan hakları sözleşmesini destekliyor, bu davayı da bu çerçevede değerlendiriyoruz” dedi.