KOBİ’ler için Avrupa Yeşil Mutabakatı’na geçiş süreci, Endüstri 4.0’a adapte olmanın anahtarını sunuyor. Ölçek ekonomisine geçemeyen KOBİ’lerin “Orta Gelir” eşiğini atlatamadığını vurgulayan Ortak Akıl Danışmanlık Kurucusu Dr. Yılmaz Sönmez, “KOBİ’lerimiz öncelikle ölçeklerini büyütmek ve OBİ olmak için efor sarf etmeli. Sadece ürün ve hizmetlerini değil, organizasyonlarını da dijitalleştirmeyi başaran şirketler rekabette bir adım öne geçecek. Ancak KOBİ’lerin dijitalleşme karnesi zayıf! Avrupa Yeşil Mutabakatı’na geçiş süreci KOBİ’ler için bir fırsatken, KOBİ’lerimizin %90’ından fazlasının aile şirketi olması ölçek ekonomisine geçişte en büyük engel” dedi.
Dünyada yaşanan makro-ekonomik, teknolojik, sosyolojik ve ekolojik dalgalanmalarla mücadele eden KOBİ’ler için uçtan uca dijitalleşme süreci faaliyetlerin sürdürülebilirliği için büyük bir önem taşıyor. Türkiye’de %90’ından fazlası aile şirketi olarak faaliyet gösteren KOBİ’ler için Endüstri 4.0’a adapte olma süreci, ölçek ekonomisine geçiş, nitelikli insan kaynağına ve yeni nesil teknolojilere erişimin anahtarını sunuyor.
Dönüştürmek KOBİ’lerin beyin takımının elinde!
KOBİ’lerin gelecek stratejilerinde ölçek ekonomisine geçiş, kurumsallaşma, dijitalleşme, sürdürülebilir ve çalışanlar için cazibe merkezi yapılara dönüşme ile Endüstri 4.0’a adapte olmak yönünde atılacak adımların büyük bir yeri olduğuna dikkat çeken Dr. Yılmaz Sönmez, “Dünyada ve Türkiye’de üretim ve istihdamda imzası bulunan KOBİ’ler dünyadaki dalgalanmalar karşısında en zayıf halka gibi gözükse de bu senaryo mukadderat değil. Dönüştürmek KOBİ’lerin beyin takımının elinde!” dedi.
AB Yeşil Mutabakatı’na geçiş süreci KOBi’ler için fırsat
AB Yeşil Mutabakatı’na geçiş sürecinin KOBi’ler için fırsat olduğunu vurgulayan Dr. Yılmaz Sönmez, “Dünyada tüketici tercihlerinin ibresinin sürdürülebilirliği gösterdiği, çevre dostu üretimin tercih nedeni olduğu, Sınırda Karbon Vergisi ve Yeşil Mutabakat’ın kapımıza dayandığı, AB sınırlarında her yıl milyarlarca doları vergi olarak ödeme riskimizin doğduğu bu dönemde KOBİ’lerin “yeşil üretim” paradigmasına geçme yönünde yatırım yapmaları kaçınılmaz. Üstelik büyüklerin aksine buradaki çeviklikleri onlara önemli kazanımlar getirecek ve yeni pazarlarla tanıştıracaktır” diye belirtti.
KOBİ’lerin dünyadaki dalgalanmalara karşı dirençli organizasyonlara dönüşmesinin ve sürdürülebilir başarı hikayelerine imza atmasının yolunun Endüstri 4.0’a adapte olmaktan geçtiğini belirten Dr. Yılmaz Sönmez, konuya şu sözlerle açıklık getirdi:
“Orta gelir” eşiği atlayamayanlar tersine kulaç atıyor
“Dijital dönüşüm, KOBİ’lerin hayatta kalması için gerekli hale geldi. KOBİ’lerin ölçek ekonomisinden uzak ve parçalı görüntüsü; sermayeye, nitelikli insan kaynağına ve çağın gerektirdiği teknolojiye erişimlerinin önündeki en büyük engel. Ortaklık kültüründen uzaklığımız ve şirket evliliklerini kolaylaştıran yasal ve finansal düzenlemelere karşın KOBİ’lerin bu konudaki performansları sorunu derinleştiriyor. Bu da şirketleri maliyetlerin yükseldiği, katma değerin düştüğü, kârların azaldığı, tedarik sorunlarının baş gösterdiği ve küresel rekabetçiliğin ise aşındığı başarının gerilediği bir tabloya mahkum kılıyor. “Orta gelir” eşiği atlayamayan KOBİ’ler hızla yok olmaya, tersine kulaç atıyor. KOBİ’lerimiz öncelikle ölçeklerini büyütmek ve OBİ olmak için efor sarf etmeli!
Ölçek ekonomisine geçişte aile şirketi bariyeri
KOBİ’lerimizin %90’ından fazlasının aile şirketi olması ölçek ekonomisine geçişte en büyük engel. Çünkü ölçekler büyürken organizasyon yapısının buna uyum sağlaması da gerekiyor. KOBİ’ler kültürel nüansları göz ardı etmeyen ancak evrensel yönetişim ilkeleriyle tutarlı ve profesyonel bir bakış açısıyla uzun vadeli olarak ele alınması gereken kurumsallaşma stratejilerinin isinden gitmeli. KOBİ’lerin sürdürülebilir başarı için bütçeden IT’ye, insan kaynaklarından pazarlamaya uçtan uca bir kurumsallaşma stratejilerine ihtiyacı var.
Dijital yol haritaları oluşturulmalı!
Sadece ürün ve hizmetlerini değil, organizasyonlarını dijitalleştirmeyi başaran şirketler rekabette rekabet avantajı elde etiği günümüzde KOBİ’lerin dijitalleşme karnesi henüz istenen düzeyde değil. Oysa ki, dijitalleşme KOBİ’ler için büyüklerle aralarındaki mesafeyi kapatmaları, nitelikli insan kaynağını bünyelerine katmaları, maliyet optimizasyonu ve yerkürenin her noktasından yeni müşterilere erişmek için gerçek bir fırsat sunuyor. KOBİ’ler bir an önce dijital yol haritalarını oluşturmalı, dijital liderlerini seçmeli ve bu uzun soluklu yolculuğa start vermeli.
KOBİ’ler çalışanlar için cazibe merkezine dönüşmeli!
Geleceğin küresel rekabetinde yerini rezerve etmenin yolu, başarılı çalışanları elde tutmaktan, yeni yetenekler keşfetmek ve çalışanlar için bir cazibe merkezi olmaktan geçiyor. KOBİ’ler hem şirket kültürlerini hem de dijital altyapılarını “nitelikli insan kaynağı” dostu şirket perspektifiyle tasarlamalı.”