Türk ezgileri ve müzik çalgılarını kullanıp mantra müziği yapan Seda Bağcan, bu ay çıkardığı "Ben Benim - I am that i am" adlı dördüncü albümünün ardından, "Dünya Barış Turnesi"ne çıkacak.
Seda Bağcan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, başta halası Selda Bağcan olmak üzere, ailesindeki diğer kişiler gibi küçük yaşlardan itibaren müzikle iç içe olduğunu söyledi.
ODTÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliğinden mezun olduğunu belirten Bağcan, "Kuantum fiziğiyle ilgili Schrödinger deneyine göre düşüncemizle bir partikülün hangi delikten geçeceğini yönlendirebilirsiniz. Hayat da böyle. Düşüncelerimize dikkat ettiğimizde hayatımızı yönlendirebiliyoruz. Deneyden yola çıkarsanız her şey titreşim, o titreşime yön veren de sizsiniz" diye konuştu.
Bağcan, teyzesinin rahatsızlığı sırasında alternatif tamamlayıcı tıp yöntemleriyle tanıştığını anlatarak, şöyle devam etti:
"Bu süreçte müziğin de şifa gücünün kullanılması gerektiğinin farkına vardım. Mantralarla tanıştım. Türk ezgileriyle buluşturup mantra müziği yaptım. Mantra müziğini, evrenin, ruhun müziği olarak tanımlıyorum. Ruhun huzura kavuşması için günlük yaşantıdan kendimizi soyutlamamız için dinleyebileceğimiz, kendi enerji alanlarımızı şifalandırabileceğimiz bir müzik türü. Yola çıkış noktam, Türk müzik çalgılarını, dünya mantralarıyla kaynaştırmak ve ortaya sentez müzik çıkarmak."
Seda Bağcan, ilk albümü "Sunrise"ın, yaşadığı Almanya'da 2009 yılında çıkmasının ardından gördüğü ilgiyle çeşitli ülkelerde de yayınlandığına değinerek, son olarak dördüncü albümü "Ben Benim - I am that i am"in, bu ay ABD, Kanada ve Türkiye'de aynı anda çıktığını, ayrıca Avrupa ve Güney Amerika ülkelerinde de satışa çıkacağını kaydetti.
Dünyanın dört tarafında sevenleri bulunduğunu ifade eden Bağcan, "Albümlerimin karşılığını alıyorum çünkü insanların enerjilerini dönüştürdüklerini, kalplerini açtıklarını, o zihin ile kalp arasındaki köprüyü kurduklarını görüyorum. Amacım, insanlara biraz daha huzurlu an yakalatabilmek" dedi.
Bağcan, "Dünya Barış Turnesi"ne çıkacağını belirterek, turne kapsamında ABD'de Los Angeles ve New York'ta, Romanya, Bulgaristan, Portekiz, Yunanistan, Avusturya, Almanya, Yeni Zelanda, Avustralya, Güney Afrika, Çin, Brezilya, Paraguay, Şili ve Arjantin'de konser vereceğini kaydetti.
"Ben benim" mantrasını, konser verdiği ülkelerde kullanılan dillerde, oranın sanatçılarıyla birlikte söyleyip kaydedeceğini, bu kayıtları da internet sitesinden paylaşacağını anlatan Bağcan, "Böylece dünya huzuru ve barışına katkıda bulunmak için adım atmış olacağız" görüşünü dile getirdi.
- "Müziğinin iyileştirici etkisi"
Seda Bağcan, su moleküllerinin kristalizasyon fotoğrafları ve videolarıyla tanınan Japon bilimadamı Masaru Emoto'nun, müziğinin suyun moleküler yapısını ne yönde değiştirdiğini incelediğini belirterek, araştırmanın sonucunda, bozulmuş moleküler yapıya sahip su örnekleri moleküllerinin tekrar uyumlu hallerine geri döndüklerinin belirlendiğini kaydetti.
İnsanın yaklaşık yüzde 70'inin su olduğuna işaret eden Bağcan, şunları söyledi:
"Buna göre yaptığım müzik, suya mükemmelliğini hatırlatıyor, bize de mükemmelliğimizi hatırlatıyor gibi sonuca vardık. Çek Cumhuriyeti'nde doğumhanelerde albümlerim dinletiliyor. Türkiye'de de bazı doktorlar reçete gibi benim albümlerimi yazıyorlar. Albümlerim, dünyanın dört tarafında terapilerde, şifa ve yoga seanslarında kullanılıyor."
Bağcan, dinleyicilerinden de ilginç geri dönüşler aldığını belirterek, "Bazı dinleyicilerim, albümlerimi dinleyince vücutlarının bazı bölgelerindeki ağrıların sona erdiği bildirip teşekkür etti. Ayrıca albümümü dinleyince daha mutlu olduklarını ve huzur bulduklarını anlatan mesajlar alıyorum" dedi.
- Yogaya artan ilgi
Seda Bağcan, son zamanlarda özellikle İstanbul'da yogaya ilginin arttığına dikkati çekerek, şunları anlattı:
"Stresli bir hayat yaşıyoruz. Birbirimizle iletişimden kopmuşuz. Ellerimizde sürekli cep telefonunda, insanlar sürekli ekranın karşısında. Ekranda gördüğünüz şeyler de size sizi hatırlatan değil, sizi sizden uzaklaştıran şeyler. Yoga, size sizi hatırlatıyor, beden, zihin ve ruh bütünlüğünü oluşturmanıza yardımcı oluyor. Bunun yöntemi yoga olur, başka bir metot olur ama bugün insanoğlunun kendisini hatırlamaya ihtiyacı var."
Muhabir: Emre Umurbilir
Yayınlayan: Serdar Yılmaz