Haber merkezi
Saddam Hüseyin'in oğlu Uday'ın, Sevim Torun'dan dünyaya gelen oğlu Mesut Torun, Yeni Asır'a özel açıklamalarda bulundu. Üniversiteyi Türkiye'de okuyan ve halen İstanbul'da yaşayan Torun, tatil yaptığı Marmaris'te dedesi Saddam Hüseyin'den Kaddafi'ye, Maliki ve Talabani'den Beşar Esad'a kadar bazı liderler hakkında fikir yürüttü. Hüseyin soyadı alıp almayacağı ile ilgili soruya, "Şimdilik Irak'a gitmem sakıncalı. Şartlar elverdiğinde, halamla da konuşup girişimlerde bulunacağım" yanıtını verdi. Torun'a göre Türkiye, Suriye konusunda akılcı politika izliyor ve kimsenin talimatıyla hareket etmiyor. Esad ve Kaddafi ile dedesini ayrı tutan Torun, "Onlar savaşmadan öldü. Dedem ise savaşarak. Kimseye yalvarmadı. İsteseydi, idamı sırasında yapılan teklifleri kabul ederdi. Bugün de Kuzey Avrupa veya Rusya'da yaşıyor olurdu. O onurlu bir ölümü tercih etti" diye konuştu.
"MALİKİ UCUZ POLİTİKACI"
En çok Irak Başbakanı Maliki'yi eleştiren Torun, Türkiye'ye cephe aldığını, siyasi kriz ve gerginlik çıkarmaya çalıştığını kaydetti. Maliki'nin Türkiye'nin içişlerine karışma cüretinde bulunduğunu savunan Torun, şöyle konuştu: "Maliki Türkiye'ye karşı saldırgan bir tutum takınıyor. Türkiye Irak'a büyük destekler ve yardımlar yaptı. ABD'nin çekilmesinde bile Türkiye'nin büyük gayret ve çabası etkili olmuştur. Türkiye'ye karşı bir minnet duyması gerekirken, saldırgan bir tutum içerisinde, siyasi kriz ve gerginlik çıkarmaya çalışıyor. Bundan kaçınması lazım çünkü Türkiye her zaman Irak'ın güçlü olmasını ister ve bu doğrultuda hareket eder. Maliki tansiyonu yükseltiyor, kendi ucuz politik oyunlarına Türkiye'yi çekmeye çalışıyor."
İÇ SAVAŞ TEHLİKESİ
Maliki'nin kaos ve krizden beslenerek koltuğunu korumaya çalıştığını, yakın zamanda onun da sonunun geleceğini öne süren Torun, "Maliki, Saddam Hüseyin'in izinden giden yüzlerce asker ve bilimadamını haksız yere hapse attı. Haksız yere birçok insan da idam edildi. Maliki bir diktatördür" diye konuştu.
Karşısında güç olabilecek herkesi yok etmeye çalıştığını öne sürdüğü Maliki'nin yönetimindeki Irak'ın tam bir virane haline geldiğini savunan Mesut Torun, "Ekonomik düzen yok. Çocuklar babasız, kadınlar kocasız. Ülkedeki başıboşluk yüzünden gruplaşmalar var ve iç savaş çıkması muhtemeldir. Maliki, kendine bir yeşil bölge bulmuş, oradan dışarı çıkamıyor, oradan konuşuyor. Mezhep çatışmalarına yönelik politikalarıyla bölgede en büyük siyasi tehdit Maliki'dir. Ülke gerçeklerinden habersiz, koltuk sevdalısı. Dedem Saddam Hüseyin'e diktatör diyenler yanılıyor. Asıl diktatör Maliki'dir" dedi.
"ONURUYLA ÖLDÜ"
ABD'li Theodore Roosevelt'in, ülkeyi terk etmesi halinde yaşamasına izin vereceklerine dair teklifi Saddam Hüseyin'in reddettiğini kaydeden Mesut Torun, "Dedem, ben ülkemi terk etmem. Halkıma söz verdim. Bu ülkenin kadınlarından özür dileyin, savaş tazminatı ödeyin, çaldığınız tarihi eserlerimizi geri verin, diyerek teklifi reddetmiştir ve akabinde asılmıştır. Eğer canını düşünen bir diktatör olsaydı ve teklifi kabul etseydi, bugün Kuzey Avrupa ülkelerinde veya Rusya'da yaşıyor olurdu" diye konuştu.
Suriye'deki karışıklık konusunda da görüşlerini açıklayan Torun, bu ülkedeki isyanları İsrail ve ABD'nin desteklediğini, bunun bir ABD politikası olduğunu öne sürdü.
Torun şöyle konuştu: "Esad'a destek verenler vahşetin ortaklarıdır. Dedem Hüseyin, 1982'de onbinlerce Suriyeliyi katleden Hafız Esad'ı sevmezdi. Dedemin Baas rejimiyle hiçbir zaman yıldızı barışmamıştır. Irak'taki Baas rejimiyle Suriye'deki farklıdır. Esad rejiminin süresi uzadıkça, değişik yapılanmalar yer bulur. Er ya da geç gideceğini anlayan Esad, özellikle Türkiye sınırında belli alanları boşaltıp teröristleri yerleştirmeye çalışıyor. Kendince Türkiye'ye gözdağı vermek istiyor."
'ÖRNEK ALDIM'
Babası Uday'ı değil, dedesi Saddam Hüseyin'i örnek aldığını açıklayan Torun, Irak'ın geleceği ve bu konuda görev alıp almayacağı hakkında şunları söyledi: "Her şey kısmet. Eğer bir gün Irak halkı teveccüh gösterirse görev alırım ve ülkeye gerçek demokrasiyi getiririm. Maliki hükümetinden dolayı şimdilik Irak'a gidemesem de, oradaki halkın beni tanıdığını, medya ve değişik vasıtalarla takip ettiğini biliyorum. Şartlar elverdiğinde göreve talip olurum. Daha yolun başındayım. Irak halkının dedemi özlediğini de biliyorum. Benim durumum siyasi sürece ve Irak halkının isteğine bağlı. Bir gün bana görev verilirse, Irak'a da, bölgeye de huzur getirmek istiyorum."
Sarayda hiç yaşamadığını, Saddam Hüseyin'in torunu olmasından dolayı ekonomik anlamda hayatında değişiklik olmadığını kaydeden Mesut Torun, "Annemle sıradan bir hayatımız vardı. Annem artık yok ama ben halen sıradan bir insan gibi yaşıyorum. Varlıklı değilim, çok şükür kimseye muhtaç da değilim. Irak işgal edilmeden önce de, sonra da ekonomik yönden hayatımda değişiklik olmadı."
Sevim Torun kimdir?
Sevim Torun, 1982'de Iraklı bir Türkmen'le evli olan halasının Bağdat'taki oteline gitti ve burada düzenlenen güzellik yarışmasında kraliçe seçildi. Yarışmayı Saddam Hüseyin ve oğlu Uday da izledi. Burada tanışan Uday Hüseyin ve Sevim Torun evlendi. Çiftin evliliği 8 ay kadar sürdü ve Torun, eşinin işkence yaptığı gerekçesiyle 3 aylık hamileyken Türkiye'ye kaçtı. Sevim Torun, oğlu Mesut'u Türkiye'de dünyaya getirdi, Aralık 2010'da, İstanbul'da 52 yaşında öldü.