Son dönemde yapılan seçimlerin tamamında bu sözleri söyledik. Ama sonuç değişmedi.
AK Parti seçimlerden başarı ile çıktı.
Ancak hiçbir seçim Türkiye’de rejimi değiştirmeye yönelik değildi. Şimdi böylesi büyük bir seçim yapacağız.
Ya antidemokratik bir başkan seçeceğiz ya da çağdaş Türk demokrasisini yeniden inşa edeceğiz.
Darmadağın olmuş ve kokuşmuş siyaset, daha da kötüsü ikiye bölünmüş bir toplum.
Seçim zamanında olacak dendi hatta aksini iddia edenler vatan haini sayıldı, baskın seçime gidildi. Neden İYİ Parti’yi ve Sayın Meral Akşener’i seçime sokmamaktı amaç. Oyun bozuldu.
İttifak kuran iki parti, karşısında demokrasi, adil temsil diye birleşenlere hakaret üzerine hakaret yağdırıyor.
Dar gelirli insanlar açlığa mahkum, hanedan ve yakınları saraylarında seçim öncesi ulufe dağıtıyor.
FETÖ diye oturup, FETÖ diye kalkıyoruz, Allah ve milletim beni affetsin diyerek suçunu itiraf edenlere gözler kapatıp, garibanlara, kendini savunamayanlara yüklendikçe yüklenilmesine seyirci kalınıyor.
Sayın Erdoğan’a söylemediği lafı bırakmayan sonra bir gün koşulsuz destekleyen Sayın Bahçeli, Sayın Meral Akşener’e destek veren bizlere FETÖ’cü ilan ediyor.
Hodri meydan. Ben bir avukatım çıkalım mahkemeye ispatlarsanız şeref sizin, ispatlayamazsanız benim olsun mu?
İYİ Parti’de siyaset yapmak için yola koyulan bir kadın olarak, atılan ve atılacak hiçbir çamurdan, yapılacak hiçbir dedikodudan, korkmuyorum.
Bedeli ne olursa olsun doğru, haysiyetli, onurlu insanların siyaset yapmaları için, siyaseti koltuk için yapanların yüzlerindeki sahte ve çıkarcı maskeleri indirmek için, var gücümle çalışacağım.
Demokratik, laik, inancını ve değerlerini özgürce yaşayan, geçmişine sahip çıkan insanların huzur içinde yaşayacakları bir Türkiye için yürüdüğüm yoldan bir adım bile geri atmayacağıma söz veriyorum.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.